Ahmet Selçuk'tan Ferdi Tayfur itirafı!
Ahmet Selçuk İlkan, A Para ekranlarında izleyici ile buluşan Biz Bize programına konuk oldu. Samimi açıklamalarda bulunan İlkan, 2 Ocak'ta vefat eden 40 yıllık yakın dostu Ferdi Tayfur'un bilinmeyenlerini anlattı. "Ferdi Tayfur son dönemde yazılanları konuşulanları iyi ki duymadı" diyen Ahmet Selçuk İlkan, dikkat çeken ifadeler kullandı. İşte Ahmet Selçuk İlkan'ın o açıklamaları...
Sinan Özedincik ve Merve Yurtyapan'ın sunumuyla, A Para ekranlarında yayınlanan Biz Bize programının bu haftaki konuklarından biri Ahmet Selçuk İlkan oldu.
Program sırasında samimi açıklamalarda bulunan İlkan, 2 Ocak'ta vefat eden 40 yıllık yakın dostu Ferdi Tayfur'un bilinmeyenlerini anlattı.
Şair ve şarkı sözü yazarı İlkan, şunları söyledi: "Ferdi Tayfur benim 40 yılı aşkın dostumdu. Bir Ferdi Tayfur gitti ama 86 milyon acı yürek var. Tek teselli bıraktığı şarkılar. Hatıran yeter diyoruz ama bazen onlar da yetmiyor. Yaşatmaya devam edeceğiz.
Tanışmadan önce benim şarkılarımı okumuştu. Gazetecilerle sanatçıların maç yaptığı bir organizasyon vardı. Platini diye penaltıları Ferdi atmıştı. Orada tanışmıştık.
Onun açacağı şirket vardı, ben de onun şirketine geçtim. 'Yaktı beni' adlı ilk albümümüz yaptık. 45 yıla yakın serüven öyle başladı. Bizimkisi sadece iş arkadaşlığı değildi, büyük bir dostluktu"
Ferdi Tayfur'un içine kapanık olduğunu dile getiren ünlü isim, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ferdi Tayfur çok kalabalıklar seven biri değildi. İçine kapanık biriydi.
"ONU ANLAMAK İÇİN 3 DEVREYE AYIRMAK LAZIM"
Onu anlamak için 3 devreye ayırmak lazım. Birinci dönem en hazin dönemi. İlk 30 yılı. Yokluk, sefalet, acılar, kayıplar... Bir daha dünyaya gelsem ilk 30 yılı yaşamak istemem derdi.
İkinci 30 yılı altın yıllarıydı. Alkışlar ödüller, hayal edemediği yerlere geldi.
Son 20 yılda en solgun durgun yıllarıydı. Sağlık açısından zor dönemler geçirdiği herkesten uzaklaşıp inzivaya çekildiği yıllardı"İlkan, Ferdi Tayfur'un hayatındaki iki büyük özlemden de bahsetti: "Ne zaman bir okulun önünden geçse çok içlenirdi, okuyamadığı için. Öğretmenim olmadı, baba diyemediğim için hep eksik yaşadım derdi.
Böyle okuryazar olmayan bir adam yıllar sonra sevenlerinin öğretmeni oldu. Baba eksikliği yaşayan o adam, herkesin Ferdi babası oldu. Mücadeleci ve başarılı bir insandı.
Bazı şarkılar vardır kalemle yazılır bazıları yürekle gözyaşıyla yazılır. Onunla yaptığımız şarkılar hem kulağa hem yüreğe hitap etti. Söz müzik ortaklığımız ömür boyu devam etti. Birlikte 100'den fazla şarkımız var. Çok yazmak önemli değil, önemli olan yazdıklarımızın kalıcı olması".

"ARABAYI KALDIRDILAR TAHT GİBİ TAŞIDILAR"
"Ferdi Tayfur'un konserlerinde diğer sanatçılar perde arkasından onun konserini izlerlerdi" diyen ünlü isim, Almanya konseri sonrası yaşananları ve Gülhane konserini anlattı: "Almanya konseri çıkışında arabaya kendimizi zor attık.
Arabayı kaldırdılar taht gibi taşıdılar. Bizim korumamız falan yoktu. Biz ikimiz giderdik. Şoförümüz bile yoktu. 1988'de ilk yaptığımız konsere öyle gittik. Sel gibiydi insanlar, içeri giremedik. Ambulanslarla polis arabalarıyla zor girdik.
Bir sonraki Gülhane konserine yayan gittik. Şapka ve gözlük takarak. Herkes bizi başka yerden beklerken biz o kalabalıklar içinden kulise geçiyorduk. Bir fark etseler bizi parçalarlardı"
Ünlü isim, "Sinemanın bittiği dönemde 1976 yılı O'nun 'Çeşme' filmi 12 milyon izlendi. Bir hafta oynardı filmler, onun filmleri 5-6 hafta oynatılırdı. Şarkının yanında, sinemada da güçlü olduğunu kanıtladı. Sinemada var, şarkı sözleri yazıyor, sonra da roman bile yazdı. İstemiyordu ama ben filminin olmasını yapılmasını isterim" dedi.
"AİLESİNİN BARIŞ İÇİNDE YAŞAMASINI İSTERDİ"
İlkan, Ferdi Tayfur'un ailesi ile ilgili de "Son dönemde yazılanları konuşulanları iyi ki duymadı. Barışçı bir insandı. Ailesinin barış içinde yaşamasını isterdi" ifadelerini kullandı.
Program sırasında samimi açıklamalarda bulunan İlkan, 2 Ocak'ta vefat eden 40 yıllık yakın dostu Ferdi Tayfur'un bilinmeyenlerini anlattı.
Şair ve şarkı sözü yazarı İlkan, şunları söyledi: "Ferdi Tayfur benim 40 yılı aşkın dostumdu. Bir Ferdi Tayfur gitti ama 86 milyon acı yürek var. Tek teselli bıraktığı şarkılar. Hatıran yeter diyoruz ama bazen onlar da yetmiyor. Yaşatmaya devam edeceğiz.
Tanışmadan önce benim şarkılarımı okumuştu. Gazetecilerle sanatçıların maç yaptığı bir organizasyon vardı. Platini diye penaltıları Ferdi atmıştı. Orada tanışmıştık.
Onun açacağı şirket vardı, ben de onun şirketine geçtim. 'Yaktı beni' adlı ilk albümümüz yaptık. 45 yıla yakın serüven öyle başladı. Bizimkisi sadece iş arkadaşlığı değildi, büyük bir dostluktu"
Ferdi Tayfur'un içine kapanık olduğunu dile getiren ünlü isim, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ferdi Tayfur çok kalabalıklar seven biri değildi. İçine kapanık biriydi.
"ONU ANLAMAK İÇİN 3 DEVREYE AYIRMAK LAZIM"
Onu anlamak için 3 devreye ayırmak lazım. Birinci dönem en hazin dönemi. İlk 30 yılı. Yokluk, sefalet, acılar, kayıplar... Bir daha dünyaya gelsem ilk 30 yılı yaşamak istemem derdi.
İkinci 30 yılı altın yıllarıydı. Alkışlar ödüller, hayal edemediği yerlere geldi.
Son 20 yılda en solgun durgun yıllarıydı. Sağlık açısından zor dönemler geçirdiği herkesten uzaklaşıp inzivaya çekildiği yıllardı"İlkan, Ferdi Tayfur'un hayatındaki iki büyük özlemden de bahsetti: "Ne zaman bir okulun önünden geçse çok içlenirdi, okuyamadığı için. Öğretmenim olmadı, baba diyemediğim için hep eksik yaşadım derdi.
Böyle okuryazar olmayan bir adam yıllar sonra sevenlerinin öğretmeni oldu. Baba eksikliği yaşayan o adam, herkesin Ferdi babası oldu. Mücadeleci ve başarılı bir insandı.
Bazı şarkılar vardır kalemle yazılır bazıları yürekle gözyaşıyla yazılır. Onunla yaptığımız şarkılar hem kulağa hem yüreğe hitap etti. Söz müzik ortaklığımız ömür boyu devam etti. Birlikte 100'den fazla şarkımız var. Çok yazmak önemli değil, önemli olan yazdıklarımızın kalıcı olması".

"ARABAYI KALDIRDILAR TAHT GİBİ TAŞIDILAR"
"Ferdi Tayfur'un konserlerinde diğer sanatçılar perde arkasından onun konserini izlerlerdi" diyen ünlü isim, Almanya konseri sonrası yaşananları ve Gülhane konserini anlattı: "Almanya konseri çıkışında arabaya kendimizi zor attık.
Arabayı kaldırdılar taht gibi taşıdılar. Bizim korumamız falan yoktu. Biz ikimiz giderdik. Şoförümüz bile yoktu. 1988'de ilk yaptığımız konsere öyle gittik. Sel gibiydi insanlar, içeri giremedik. Ambulanslarla polis arabalarıyla zor girdik.
Bir sonraki Gülhane konserine yayan gittik. Şapka ve gözlük takarak. Herkes bizi başka yerden beklerken biz o kalabalıklar içinden kulise geçiyorduk. Bir fark etseler bizi parçalarlardı"
Ünlü isim, "Sinemanın bittiği dönemde 1976 yılı O'nun 'Çeşme' filmi 12 milyon izlendi. Bir hafta oynardı filmler, onun filmleri 5-6 hafta oynatılırdı. Şarkının yanında, sinemada da güçlü olduğunu kanıtladı. Sinemada var, şarkı sözleri yazıyor, sonra da roman bile yazdı. İstemiyordu ama ben filminin olmasını yapılmasını isterim" dedi.
"AİLESİNİN BARIŞ İÇİNDE YAŞAMASINI İSTERDİ"
İlkan, Ferdi Tayfur'un ailesi ile ilgili de "Son dönemde yazılanları konuşulanları iyi ki duymadı. Barışçı bir insandı. Ailesinin barış içinde yaşamasını isterdi" ifadelerini kullandı.