'Hep Hayallerimin Peşinden Gittim'
‘Survivor’ yarışmacısı Fatmagül Fakı şimdilerde ‘Star Life’ programının sunucusu olarak evlere konuk oluyor ve bu onun çocukluk hayaliymiş...
Sizi 'Survivor'yarışmasıyla tanıdık. Yarışmadan önce ne yapıyordunuz?
'Survivor 'a katılmadan önce çalışma hayatım vardı. Üniversitede okurken birçok yazılı ve görsel medyada staj yaptım. Grafik-tasarım mezunuyum. Bir gün THY 'nin sitesinde hosteslik ilanı gördüm ve başvurdum. Sınavlarını kazanınca uzun süre sayılabilecek bir dönemde THY 'de kabin memurluğu yaptım. Bana çok şey kattı.
Birçok ülkeyi gezdim, birçok kültür tanıdım. Fakat bir süre sonra asıl meslek olarak istediğim sunuculuk yolunda eğitim almam gerekiyordu. Uçuşlarımdan zaman bulamıyordum ve bir seçim yapmalıydım, 'Survivor 'a gitmeden altı ay önce kurumdan istifa ettim. Sanırım o değişiklik ve yenilik benim için önemliydi. Hayatıma dönüp bakınca yaşıma göre birçok deneyim yaşadığımı görüyorum. 60 yaşına gelip 'keşke 'leri sığdırmak bana göre olmadığı için hayallerimin peşinden gittim.
“Survivor 'a her kadının gitmesi gerek”
Yarışmaya katılmayı neden istediniz? Özellikle kadınlar için hayli zor bir süreç...
Ben hayatımda macerayı, yeniliği, zorluğu hep sevdim. 'Survivor 'ın bünyeme göre çok zor bir yarışma olduğunu biliyordum ama içimdeki sesi dinledim ve başvurdum. Orada yaşadığım tecrübeyi ömrüm boyunca yaşayamayacaktım. Yaptığımız her şey ilkti benim için ve yapmam dediğim her şeyi yaptım. Bana normal yaşamımda kimse yengeç yediremezdi ya da midyeye benzer böcek... Hepsini yedim.
Yıkanmadan günlerce yaşadım. Yalnızlığı öğrendim. Herhangi bir zorluk karşısında teksiniz ve başa çıkmanız gerek. Hayat 'Survivor'bittikten sonra başladı diyebilirim benim için. Küçük şeylerle mutlu olmayı ve hayatın ne kadar değerli olduğunu anlıyorsunuz. Her kadının gitmesi gerek. Gücünüze güç katarak dönüyor ve kendi ayaklarınız üzerinde durmayı başarıyorsunuz.
“En çok oyunlarda zorlandım”
Adada en çok zorlandığınız konu neydi?
En çok oyunlarda zorluk çektim. Normal yaşamımda yemekle fazla aram yoktu zaten. Bir de saçlarımı kestirmediğim için çok pişman oldum; uzun olduğundan çok döküldü ve düğümlendi ada şartları yüzünden.
Yarışmalarda diğer yarışmacılara oranla biraz daha zorlandığınızı gördük. Bunun sebebi neydi?
Çünkü ben adada verilen erzağı da yiyemiyordum. Deniz suyuyla pirinç yaptığımız için 1-2 kaşıktan öteye gidemedim hiçbir zaman. Son zamanlarda Bozok Abi balık tutarsa yiyebiliyordum. Ben aç kalmayı başardıysam iki ay yarışmanın gereklerini yerine getirmişimdir. Bunun yanında bir sakatlık geçirdim, kolumun üzerine düştüm. 10 gün takmam gereken kolluğu üç gün takabildim, oyunlara da öyle çıktım.
Adada en iyi anlaştığınız isim kimdi?
Mustafa, Murat ve Hilmi. Ama hepsinin yeri ayrı benim için.
Dışarıda görüştüğünüz isimler var mı?
Ünlüler ve gönüllülerden hepsiyle görüştüm. Benim sıkıntı yaşadığım pek kimse olmadı, olsa da adada yaşananları adada bıraktım.
Yarışmayı kimin kazanmasını isterdiniz?
Her zaman gönüllülerden birini istedim. Kızlardan biri de finalde olsaydı fena olmazdı. Ama Murat ya da Hilmi 'nin birinci olmasından yanaydı gönlüm ve zaten öyle de oldu. Ünlülerden de Doğukan çok iyiydi.
Şimdi Star TV ekranlarında 'Starlife'isimli magazin programını sunmaya başladınız. Teklif nasıl geldi?
Daha önce katıldığım bir programda sunuculuğa dair bir şeyler yapmak istediğimi söylemiştim. İlk teklif ummadığım bir anda 'Star Life 'in genel koordinatörü Oktay İnci tarafından geldi ve ilk söylediği söz “Sen çağırdın, biz geldik” oldu. Ben bu kadar isterken böyle samimi bir konuşma geçince “Evet” dedim.
“En çok oyunlarda zorlandım”
Kameranın önünde sunucu olarak var olmak neler hissettiriyor?
Ekran önünde olmak bana heyecan veriyor ve en iyisi olana kadar bırakmayacağım. İstediğim, hayalini kurduğum bir şeydi bu. İşimi gurur duyarak yapıyorum.
Magazinle aranız nasıl?
Şimdi işim gereği sürekli takibindeyim ve seviyorum. Öğreneceğim çok şey var.
Gelecekte televizyonda neler yapmak istiyorsunuz?
Program yapmak isterim ama tabii ki tecrübe kazandıktan sonra. Bu arada oyunculuğa da sıcak bakıyorum. Güzel bir projede yer almak isterim. Yani kendimi sürekli geliştirmek istiyorum. Sonuçta hep hayallerimin peşinden gittim ve iç sesimi dinledim. Hayat zaten gideceğiniz yolda, sizin kalbinize göre şekil veriyor.
Erkeklerin ilgisi nasıl? Rahatsız edenler var mı?
Erkeklerin ilgisi rahatsız edici değil. Bu sizin nasıl bir çizgi çektiğinizle ilgili. Ben kadınlardan daha çok eleştiri ve yorum alıyorum. Yine de iyi ve kötü gelen tüm yorumlara teşekkür ediyorum. Herkesin samimiyetini görmek güzel.
'Survivor 'a katılmadan önce çalışma hayatım vardı. Üniversitede okurken birçok yazılı ve görsel medyada staj yaptım. Grafik-tasarım mezunuyum. Bir gün THY 'nin sitesinde hosteslik ilanı gördüm ve başvurdum. Sınavlarını kazanınca uzun süre sayılabilecek bir dönemde THY 'de kabin memurluğu yaptım. Bana çok şey kattı.
Birçok ülkeyi gezdim, birçok kültür tanıdım. Fakat bir süre sonra asıl meslek olarak istediğim sunuculuk yolunda eğitim almam gerekiyordu. Uçuşlarımdan zaman bulamıyordum ve bir seçim yapmalıydım, 'Survivor 'a gitmeden altı ay önce kurumdan istifa ettim. Sanırım o değişiklik ve yenilik benim için önemliydi. Hayatıma dönüp bakınca yaşıma göre birçok deneyim yaşadığımı görüyorum. 60 yaşına gelip 'keşke 'leri sığdırmak bana göre olmadığı için hayallerimin peşinden gittim.
“Survivor 'a her kadının gitmesi gerek”
Yarışmaya katılmayı neden istediniz? Özellikle kadınlar için hayli zor bir süreç...
Ben hayatımda macerayı, yeniliği, zorluğu hep sevdim. 'Survivor 'ın bünyeme göre çok zor bir yarışma olduğunu biliyordum ama içimdeki sesi dinledim ve başvurdum. Orada yaşadığım tecrübeyi ömrüm boyunca yaşayamayacaktım. Yaptığımız her şey ilkti benim için ve yapmam dediğim her şeyi yaptım. Bana normal yaşamımda kimse yengeç yediremezdi ya da midyeye benzer böcek... Hepsini yedim.
Yıkanmadan günlerce yaşadım. Yalnızlığı öğrendim. Herhangi bir zorluk karşısında teksiniz ve başa çıkmanız gerek. Hayat 'Survivor'bittikten sonra başladı diyebilirim benim için. Küçük şeylerle mutlu olmayı ve hayatın ne kadar değerli olduğunu anlıyorsunuz. Her kadının gitmesi gerek. Gücünüze güç katarak dönüyor ve kendi ayaklarınız üzerinde durmayı başarıyorsunuz.
“En çok oyunlarda zorlandım”
Adada en çok zorlandığınız konu neydi?
En çok oyunlarda zorluk çektim. Normal yaşamımda yemekle fazla aram yoktu zaten. Bir de saçlarımı kestirmediğim için çok pişman oldum; uzun olduğundan çok döküldü ve düğümlendi ada şartları yüzünden.
Yarışmalarda diğer yarışmacılara oranla biraz daha zorlandığınızı gördük. Bunun sebebi neydi?
Çünkü ben adada verilen erzağı da yiyemiyordum. Deniz suyuyla pirinç yaptığımız için 1-2 kaşıktan öteye gidemedim hiçbir zaman. Son zamanlarda Bozok Abi balık tutarsa yiyebiliyordum. Ben aç kalmayı başardıysam iki ay yarışmanın gereklerini yerine getirmişimdir. Bunun yanında bir sakatlık geçirdim, kolumun üzerine düştüm. 10 gün takmam gereken kolluğu üç gün takabildim, oyunlara da öyle çıktım.
Adada en iyi anlaştığınız isim kimdi?
Mustafa, Murat ve Hilmi. Ama hepsinin yeri ayrı benim için.
Dışarıda görüştüğünüz isimler var mı?
Ünlüler ve gönüllülerden hepsiyle görüştüm. Benim sıkıntı yaşadığım pek kimse olmadı, olsa da adada yaşananları adada bıraktım.
Yarışmayı kimin kazanmasını isterdiniz?
Her zaman gönüllülerden birini istedim. Kızlardan biri de finalde olsaydı fena olmazdı. Ama Murat ya da Hilmi 'nin birinci olmasından yanaydı gönlüm ve zaten öyle de oldu. Ünlülerden de Doğukan çok iyiydi.
Şimdi Star TV ekranlarında 'Starlife'isimli magazin programını sunmaya başladınız. Teklif nasıl geldi?
Daha önce katıldığım bir programda sunuculuğa dair bir şeyler yapmak istediğimi söylemiştim. İlk teklif ummadığım bir anda 'Star Life 'in genel koordinatörü Oktay İnci tarafından geldi ve ilk söylediği söz “Sen çağırdın, biz geldik” oldu. Ben bu kadar isterken böyle samimi bir konuşma geçince “Evet” dedim.
“En çok oyunlarda zorlandım”
Kameranın önünde sunucu olarak var olmak neler hissettiriyor?
Ekran önünde olmak bana heyecan veriyor ve en iyisi olana kadar bırakmayacağım. İstediğim, hayalini kurduğum bir şeydi bu. İşimi gurur duyarak yapıyorum.
Magazinle aranız nasıl?
Şimdi işim gereği sürekli takibindeyim ve seviyorum. Öğreneceğim çok şey var.
Gelecekte televizyonda neler yapmak istiyorsunuz?
Program yapmak isterim ama tabii ki tecrübe kazandıktan sonra. Bu arada oyunculuğa da sıcak bakıyorum. Güzel bir projede yer almak isterim. Yani kendimi sürekli geliştirmek istiyorum. Sonuçta hep hayallerimin peşinden gittim ve iç sesimi dinledim. Hayat zaten gideceğiniz yolda, sizin kalbinize göre şekil veriyor.
Erkeklerin ilgisi nasıl? Rahatsız edenler var mı?
Erkeklerin ilgisi rahatsız edici değil. Bu sizin nasıl bir çizgi çektiğinizle ilgili. Ben kadınlardan daha çok eleştiri ve yorum alıyorum. Yine de iyi ve kötü gelen tüm yorumlara teşekkür ediyorum. Herkesin samimiyetini görmek güzel.