Hangi Soruya Cevap Vermek İstemedi?

Burcu Kara'dan çarpıcı itiraflar...

Burcu Kara... Güzelliğiyle hayranlarını bülbüle döndüren oyuncu. Öyle ki hakkında yapılan yorumlardan bazıları şöyle; 'Vur de vuralım, öl de ölelim dedirten güzel', 'Otur karşısına ömrün yettiği kadar izle. O derece', 'Gördüm ki; insanı ekrana yapıştıracak kadar güzel' 'İnsanı 'ulen öldük de cennete mi geldik?' tarzı düşüncelere sevk eden güzel. '

Burcu Kara... Meslektaşı Buğra Gülsoy ile bir yıl süren evliliğin sona erdiği gün twitter hesabından 'Bitti! Bunun için şükredeceğimi hiç hayal etmemiştim' yorumunu yaptı.

Burcu Kara Kariyerinin dördüncü filmi 'Romantik Komedi – Bekarlığa Veda' ile bir kez daha beyaz perdeye yansıyacak.

Burcu Kara, güzelliği ve biten evliliği hakkında konuşmuyor, konuşmak istemiyor. Nedenini de 'Utanıyorum' şeklinde açıklıyor. Sadece yaşadığı hayal kırıklığını kendini seven kişinin ne yapmasıyla ayaklarını yerden kesileceğine 'O konuda duygularımı o kadar yitirdim ki' cümlesiyle özetliyor. Ve Kara, o kalp kırıklığını en üst düzeyde yaşadığı dönemde hem romantik hem de komedi tarzındaki 'Romantik Komedi 2 – Bekarlığa Veda'daki performansıyla oyunculuk adına göz doldurdu.

Kariyerinizde planladığınız yerde misiniz?


4 sinema filmi, 8 televizyon dizisi ve 2 tiyatro oyunu. Bu kadar işin yeterli olup olmadığı görecelidir. Kimine yeterli gelir kimine gelmez. Benim için önemli olan pişman olacağım hiç bir işte bulunmamış olmam. İyi seçimler yaptığımı, iyi işlerin içinde olduğumu düşünüyorum. Yoluma gönül rahatlığı içinde devam ettiğimi söyleyebilirim. Sözün özü 'pişman değilim'i söyleyebiliyorsam kariyerim iyidir. Oyunculuk benim planlarımın arasında yoktu. Ben televizyon kariyeri üzerine hayaller kurmuştum. Oyunculuk bana Allah'ın lütfu oldu.

Şöhret sizi ne ölçüde ilgilendiriyor?


Şöhret kendi içinde çelişkili bir durum. Bir yandan şöhretli olmadan önceki hayat yaşanmak istenir diğer yandan gezip tozmalardan giysilerinize kadar birçok konuda aşırı dikkatli olmak zorunda kalınır.

Genç, güzel ve şöhretlisiniz. İstediğiniz hayatı yaşayabiliyor musunuz?

Hayır, özellikle son yıllarda kısıtlı bir durum söz konusu. Son bir kaç yıldır hayatımın daraldığını, kısıtlandığını düşünüyorum. Yapımdan dolayı yanlış anlaşılmaktan aşırı korktuğum için hayatımın otomatikman kısıtlanıyor. Benimle ilgili hiçbir doğruluğu olmayan yorumların yapılmasından, örneğin çekilen bir fotoğrafım üzerine senaryolar yazılmasından hep endişe etmem istediğim hayatı yaşamamam engel oluyor.

Neler yapmak istiyorsunuz da yapamıyorsunuz?

En minimal anlamda söylüyorum, örneğin arkadaşlarımla gezip dolaşmak istiyorum. Herkesin olduğu gibi benim de birçok arkadaşım var. Biliyorum ki bir fotoğrafımız çekilirse bir dünya yanlış yorum yapacak. Devreye hemen 'Mutlaka sevgilisidir' mantığının germesinden korkuyorum.

Ruhunuzun sıkıştığı bir dönemde misiniz?

Her şey bırakıp bir yıl boyunca hiçbir iş yapmadan Fransa'nın veya İtalya'nın bir sahil kasabasında yaşamayı isteyen bir yanım da var, kafamda böyle bir şey de var. O uzaklaşma ihtiyacını çok hissediyorum.

Neden?

Neyi kastettiğinizi anlıyorum ama şunu çok net söyleyebilirim; o konularda konuşmayı istemiyorum. Konuşacak olsam vakti zamanında konuşurdum. Şimdi ne yeri ne zamanı. Ben işime bakıyorum ve hayatımı mümkün olduğunca keyifle yaşamanın peşindeyim.

Sevdiğiniz için neleri göze alırsınız?

Benim gönlüm her şeyi göze almaktan yana ama.. Sonunda incinebileceğimi, üzülebileceğimi düşünmeden de edemiyorum artık. Sonuna kadar onun benim sevgime layık, benimle aynı kalbe sahip olduğuna iyice inanmam ve güvenmem gerekir.

Sevdiğinizin sizin için neler yapması ayaklarınızı yerden keser?

O konuda duygularımı o kadar yitirdim ki.

Güzelliğinizle ilgili birçok yorum yapıldı. En ilginci 'Vur de vuralım, öl de ölelim dedirten güzel'. Böyle yorumlar karşısında neler hissediyorsunuz?

Güzelliğimle ilgili konuşmaya utanıyorum. Sadece gülümseyebilirim. Annem ile babam beni sahip olduklarımla övünmemem gerektiğini söyleye söyleye yetiştirdiler. Babam bana insanın gururunu okşayacak olan özelliklerimle ilgili olarak 'Bırak başkaları söylesin' derdi. Güzelliğimle ilgili de konuşan konuşmuş. Ben sadece teşekkür edebilirim. Şunu da ekleyebilirim; güzellik hiç bir zaman hayatımın odak noktası olmadı. Hayatımı güzelliğe endeksli olarak yaşamadım.

'Romantik Komedi' seri halinde devam ediyor. Bu filmlerin kariyerinize nasıl bir etkisi olacağını umuyorsunuz?

Ben hep Mahsun Kırmızıgül ile Murat Tokat'ın yanında oldum. Daha önceki işlerinde de beraber olacaktık ama benim diğer işlerimle takvimsel olarak çakıştığı için kısmet 'Romantik Komedi'yeymiş. İlk filmde konuk oyuncu konumundaydım, ikincisinde ise rolüm arttı. Üçüncüyü de çekeceğiz. Bu filmlerin kariyerime olumlu yönde katkı yaptığını düşünüyorum. Çekimler esnasında o kadar eğlendiğim de bonus oldu.

Filmde kadınlar erkeklerin gözünden, erkekler ise kadınların gözünden anlatıldı. Canlandırdığınız karakterler ne kadar mükemmel kadın?

Ne mükemmel sevgili, ne mükemmel eş ne de mükemmel insan var. Filmin eğlenceli yanı zaten erkeklerin kadınları, kadınların da erkekleri istediği kişi yapmaya çalışması. İşin işine aşk da girince ortaya herkesin izleyebileceği keyifli bir film çıktı. Eminim izleyen herkes kendinden bir parça bulacaktır. İzlerken de hem romantik hem de kahkahalı vakit geçirecektir.

Canlandırdığınız 'Zeynep' size ne kadar benziyor?

Yaşadığı hayat ile yaşamayı istediği hayatın ayrı ayrı olması anlamında 'Zeynep' bana benziyor. 'Zeynep', söyledikleriyle yaptıkları arasında çelişkiler yaşayan bir tip. Bu anlamda bana benzemiyor.