Kaya Çilingiroğlu: Hacca gitmek istiyorum
Üç ayrı spor branşında Türkiye şampiyonu. Sadece ekstrem sporları yapamıyor. Futbolu bile denemiş hatta Rıdvan Dilmen, Aykut Kocaman'a kendi deyimiyle bir araba gol atmış! Şimdi de spor yorumculuğuyla gündemde.
Gazetede futbolla ilgili köşe yazıyordunuz, şimdi de Kanaltürk'teki Telegol programında yorumcusunuz. Hangi özelliğinizden dolayı sizi yorumcu yaptılar?
Bunu bana değil, onlara soracaksınız.
Peki sizce?
Medyatik ve spor hakkında bilgi sahibi olmam. Uzun yıllar profesyonel olarak bir takımda yer almadım ama iyi futbol oynardım ve futboldan anlarım.
Ne zaman futbol oynadınız?
Top oynamaya beş yaşında mahallede başladım. O zaman halı saha, çim filan yok. Aslında uzun süre yüzme sporuyla ilgilendim, 14-15 yaşında yüzmeyi bırakınca Galatasaray'ın altyapısına gittim. İkinci ligdeki İstanbulspor'da oynadım. Başıma nahoş bir hadise geldi, ara vermek durumunda kaldım. Bir daha da profesyonel olarak denemedim futbolu.
Neydi o hadise?
Bir gazeteciyi dövme olayım vardı. 17 yaşımdaydım. Hakkımda kötü bir yayın yapılmıştı, hatalıydım.
Sonra?
Sahalar kötü, şartlar kötü... 30 sene evveldi, ahım şahım paralar yok, bir de tıp fakültesinde okuyordum, meslek olarak futbolculuğu pek düşünmedim.
Madem iyiydiniz, ısrar eden olmadı mı?
Hiçbir takımda oynamazken genç milli takımın antrenörü Fethi Demircan, beni izlemiş, genç milli takıma davet etti, gitmedim. 19-20 yaşımdayken, Fethi Hoca birinci ligdeki Eskişehirspor'un başına geçti, yine çağırdı. Onu da kabul etmedim. Demircan o yıllarda güçlü, hava hakimiyeti yüksek, çabuk ve iki ayağını kullanan oyuncuların iş yapacağını düşünüyordu. Benim de o meziyetlerim yüksekti. İleriye doğru orta saha oynardım. Sonra haftada üç gün filan minyatür kale futbol oynamaya başladık. Oraya bizimle oynamaya ne futbolcular geldi... Rıdvan Dilmen, Aykut Kocaman, Metin Tekin, Ali Gültiken, Rıza Çalımbay, Alpay Gözalan... Kimse bizi yenemiyordu. Bir geliyorlardı, arabayla gol atıyorduk! Maçlar 20'ye beş bitiyordu. Millet bu yönümü bilmez. Son yedi-sekiz yıldır oynamıyorum çünkü sakatlandım.
Pişman mısınız?
Şimdi olsa isterdim, çok da iyi olacağımı düşünüyorum.
Bir Alex olur muydunuz?
Farklı yönleri olan bir sporcuydum. Çok koşar mücadele ederdim Alex gibi olamam. İstatistiklerine baktığınızda Alex'e ‘Koşmuyor' diyemeyiz. Bir de koşsa Türkiye'de ne işi var?
Sizin için “Ne özelliği var ki kalkıp da yorumculuk yapıyor” deniyor.
Çoğunlukla geri dönüşler öyle değil. 100 kişiden beşi der bunu.
En hoşunuza giden yorum nedir?
Bir davette Galatasaray eski başkanlarından Selahattin Beyazıt vardı, yorumlarımı çok beğendiğini söyledi. Döndüm arkamı Semra Özal, ‘Pazar, pazartesi olsun da seni seyredeyim diye bekliyorum' dedi. Yaş ortalaması belli bir düzeyin üzerinde, herkes tarafından bilinen sevilen kişilerin bu programı seyretmeleri çok hoşuma gitti.
Bir reytinginiz var...
Biliyorum. Tevazu gösteremeyeceğim.
Galatasaray eski başkanı sizi beğenmiş ama pek çok Galatasaray taraftarı söylediklerinize tepki gösteriyor.
Bizim insanımız bazı şeyleri kişisel algılıyor. Programda o günkü 90 dakikayı konuşuyoruz. Mesela Beşiktaş başkanı da bana tepki veriyormuş. E kardeşim senin 480 trilyon borcun olmuş, bunu söylemeyelim mi? İyi bir Beşiktaşlıyım ama fanatik değilim, objektif bir adamım. Galatasaraylıların beni çok sevmesi lazım, sekiz sene kulüpte spor yaptım, yüzme milli takımının kaptanlığına yükseldim, onlarca kez rekor kırdım. Bunları hep bila bedel yaptım. O zaman en büyük rakibimiz Yüzme İhtisas'tı, orada imkanlar daha iyiydi. Pek çok Galatasaraylı'nın çocuğu oraya geçti. Benim babam da Beşiktaşlı'dır, babama ‘Ben de gideyim oraya' deyince, ettiği laf şu oldu: ‘Ya yüzmeyi bırak ya Galatasaray'da devam et.'
Başka spor yapıyor muydunuz?
Tenis, badminton ve squash oynardım, kayardım.
Yapamadığınız bir spor var mı?
Extrem sporları yapmadım. Hiç basketbol oynamadım çünkü basket atamıyordum. Bu boyumla potaya basıyordum, müthiş zıplıyordum ama atamıyorsan oynamayacaksın.
Yüzmeyi neden bıraktınız?
Sıkıcı bir spor. Ama fiziki açıdan küçük yaşta başlanırsa çok iyi.
Sürekli bir şeyleri bırakıp yenisine başlamışsınız.
Zamanı gelince bırakacaksınız. Maymun iştahlı mı demeye çalışıyorsunuz? Biraz öyleydim. Türkiye'de üç ayrı branşta Türkiye şampiyonluğu olan sporcu var mıdır? Yüzme, racketball ve golf. Üçünde de şampiyonluğum var.
Okan Bayülgen, göbekli ve zengin adamların golf oynadığını söylemişti. Ne diyorsunuz?
Okan 2000'de beni çağırdı programına, dalga geçmeye. Kendisiyle dalga geçildi. Orada bayağı bir kötü olmuştu, bir daha tavsiye etmem, golfe değinmesin. Göbekli adam senede 50 milyon dolar kazanıyor, ‘Sen ne kazanıyorsun?' derler adama.
Herkes ne iş yaptığımı merak ediyor
Tıp fakültesini neden bıraktınız?
İstemediğim bir işti, biraz hatır gönül oldu babayla aramda. İyi ki de bırakmışım. Doktorluk benim yapabileceğim bir iş değilmiş. Gözümdeki doktor annem ve babamdı, o model olamayacağımı karakter olarak hissettiğim için hiç okumak istememiştim. Boşu boşuna beş-altı senemi kaybettim.
Anne ve babanızın ününün altında ezileceğinizi mi düşündünüz?
Öyle bir kompleksim hiç olmadı. Öyle olmadığını Hülya Avşar ile beraberken daha iyi anladım. Ezilsem onun altında ezilirdim. Tıpta geçirdiğim beş altı sene içinde herhangi bir üniversiteyi mastırlı bitirebilirdim çok rahat. Baktığında ‘Üniversite terk' diyorlar ama ben liseyi bitirdim.
Size ‘işadamı' deniyor. Sahiden ne iş yapıyorsunuz?
Şimdi şirket evlilikleri, enerji projelerini pazarlama, gayrimenkul projeleri geliştirip pazarlama gibi işler yapıyorum. Çok uzun yıllar reklamcılıkla uğraştım, dış cephe yapardım. 2008 krizinde büyük bir darbe oldu. İnsanlar benim ne iş yaptığımı merak ediyor. Olabilir, hırsızlık yapmıyorum, en azından kendimi geçindiriyorum.
Artık dışarıda gözüm yok
Bir de babanızdan kalan parayla hayatınızı idame ettirdiğinizi söyleyenler var.
Babamdan çok fazla kalmadı ama kalan her kuruş Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşamış her insandan daha fazla helaldir. Keşke büyük şeyler kalsaydı da onları yeseydim. Kafamda bir rakam var, onu yakaladığım gün hayat boyu çalışmam. Hazır yerim. Çünkü genel kültürün iyiyse bir şeyler biliyorsan, yapacak o kadar çok şey var ki...
Nedir o rakam?
Bende kalsın, ömür boyunca çoluğumu çocuğumu geçindirecek bir rakam. O kadar çok gezdim gördüm ki dışarıda gözüm yok. Yoksa senelerdir gece çıkmıyorum, kulübe gitmiyorum.
Yaşla mı ilgili?
Yooo yoruldum... Bir de erken yatmayı seviyorum, saat 23.00'te uyuyorum. Sabah namaza kalkarım, namazımı kılarım, cumaları kaçırmam. Programın olduğu geceler 03.00'ü buluyor, ertesi gün turşu gibiyim.
Yani hayatınız ballı börek değil?
Yok canım, kim söyledi onu? Keşke olsaydı.
Oğlum çok hareketli, kızım çok mütevazı
Oğlunuz kaç yaşında şimdi? Spora yatkın mı?
Beş bitti. Yapı olarak evet ama pek topla alakası yok. Tercihim ya golfçü ya da Formula 1 pilotu olması. Futbolcu olursa da hayır demem. En güzel meslek. 10-15 sene oyna, sonra ömür boyu tatil yap. Kaya biraz hareketli bir çocuk, inşallah ileride beni yormayacak. Babam bana ‘Sana beddua etmeyeceğim ama sana senden beter bir çocuk versin' dedi. Kaya dinliyor mu beni pek emin değilim, bayağı uğraştırıyor bizi.
Zehra'nın boyu benim kadar
Sizde Kaya ismi babadan oğula mı geçiyor?
Kaya ismi bana kadar geldi. Benden sonra ne yaparlar bilmiyorum. Hayatta çocuğumdan bir şey istemem ama ‘Oğluna Kaya ismini vereceksin' diye vasiyet edebilirim.
Zehra nasıl?
Şimdi okulun atletizm takımında. Belli ki bacakları kuvvetli hızlı da koşuyor babasına çekmiş. İki yıl evvel voleybol takımındaydı. Çok mutlu ve uyumlu bir çocuk. Meşhur bir anne-babanın çocuğu olarak daha şımarabilirdi. Mütevazı, alçakgönüllü, arkadaş canlısı. O yüzden Hülya Hanım'a da çok teşekkür etmek lazım çünkü daha çok onun vasiyetinde geçti. Kaya benim kanatlarımın altında, Zehra iki blok yanımda oturuyor. İstediği zaman geliyor.
Boyu sizin kadar olmuş.
Neredeyse benim kadar. 13 buçuk yaşında ama 1.70'i geçti galiba.
Başka çocuk istiyor musunuz?
Çocuklara bayılıyorum, şimdi imkanım olsa beş tane yapardım. Ama çocuğu yapmak değil ona bakmak önemli.
Babam ‘Bedavacı Kaya Hoca'ydı, para almazdı
Bir ara siyasete girmek istediğinizi söylemiştiniz.
Kendimi hazır hissetmedim. Çünkü benim normlarımda siyaset yapacak adamın ticaretle ilişkisini kesmesi lazım. Dolayısıyla o zamanlar düşünmedim. Ama ileriye dönük teklif gelirse niye olmasın? Şu an bir parti var, işini iyi yapıyor, şimdi yeni bir oluşum ne yapabilir ki? AK Parti dışında, siyasetçilerin yaptığı iş yanlış. Muhalefete bakıyorsun hiçbir şey söylemiyor. Bana şunu anlatsın kardeşim ‘Niye CHP veya MHP'ye oy vermem lazım?' Bunu anlatamıyorlar ki.
Oyunuzu Ak Parti'ye mi veriyorsunuz?
Hep veriyorum, bir daha olsa bir daha veririm. Tayyip Bey'e oy veriyorum. Kendisini 30 küsur senedir tanırım, babam hastayken geldiler, cenazesine katıldılar. Ne yapabileceklerini biliyorum. Hele sağlık konusunda yaptıkları atılımlar müthiş. İnsanlar mutlu, 10 liraya aldıkları ilacı şimdi iki liraya alıyorlar. Ben hastanede büyüdüm, o acilleri, babama gelen hastaları, parasız insanları o kadar çok gördüm ki... Babamın adı ‘Bedavacı Kaya Hoca'ydı. Günde 30-40 kişiye bedava bakardı. O günleri bildiğim için bugünkü gelinen durum müthiş bir atılım.
Röportaj arkası
Etiler'de röportaj yaptığımız Kaya Çilingiroğlu, o kadar kendinden emin ki... Röportaj sırasında bunu fazlasıyla hissediyorsunuz. Bugün spor yorumcusu olması konusunda “Kaya Çilingiroğlu'nun oğlu olduğum için kimse alıp koymadı beni bir yere, basamakları tek tek çıktım” diyor.
Kendisi babadan; kızı ve oğlu da aileden Beşiktaşlıymış: “Şansım hem Feraye hem Hülya'nın benden evvel de Beşiktaşlı olmasıydı. O yüzden çocukları Beşiktaşlı yaparken zorlanmadım.”
47 yaşında ama 470 sene yaşadığını söylüyor. Bir de espri yapıyor: “Hayvan terli. Yani çok tecrübeliyim.”
Son 10 yılda hayatının golfle değiştiğini söylüyor: “Golf stratejik bir oyun olduğu için insana sabrı, ahlakı ve stratejiyi öğretiyor. Dünyada başka bir oyun var mı ki bittikten sonra kötü oynamışsan “Kötü oynamışım” diyorsun. Öteki sporlarda hep bahanelerin olur.”
Hakkımda bilmediğiniz 5 şey
Siyasete ilgim var. Son üç seçimi rakamlarıyla tahmin ettim. Çok da iyi iddialar kazandım. Parasına girmiştim, kazandıklarımı personele dağıttım. Cebime iddia parası sokmamam gibi bir prensibim var.
Yemek yapmaktan nefret ederim. Bir tek yaptığım şey sabah kahvaltı hazırlarım, süper yumurta kırarım. Oğlana her sabah iki tane kendim yediririm. Ama iyi bir gurmeyimdir. Televizyonlarda çıkanların çoğundan iyiyim.
Hayallerimden biri hacca gitmek. Allah'ın nasip etmesi lazım. İkincisi golfle ilgili bir işimin olması. Bir golf sahası ya da oteli.
Uçaktan çok korkardım, hiç binemezdim. Ufak bir uçak kazası yaşamıştık. Zehra doğdu, o fobim zevke dönüştü.
Son 25 yıldır avukatıma danışmadan tuvalete gitmem. Modern bir insanın mutlaka şu üç şeyi olmalı: Dişçisi, avukatı ve psikoloğu. Zaman zaman psikoloğa gidiyordum. Psikologlar beni tanıdığı için bana çok yardımcı olamadıklarını düşünüyorum. Aynaya bakıp yani kendime dönüp çözmeye çalışıyorum.
Bunu bana değil, onlara soracaksınız.
Peki sizce?
Medyatik ve spor hakkında bilgi sahibi olmam. Uzun yıllar profesyonel olarak bir takımda yer almadım ama iyi futbol oynardım ve futboldan anlarım.
Ne zaman futbol oynadınız?
Top oynamaya beş yaşında mahallede başladım. O zaman halı saha, çim filan yok. Aslında uzun süre yüzme sporuyla ilgilendim, 14-15 yaşında yüzmeyi bırakınca Galatasaray'ın altyapısına gittim. İkinci ligdeki İstanbulspor'da oynadım. Başıma nahoş bir hadise geldi, ara vermek durumunda kaldım. Bir daha da profesyonel olarak denemedim futbolu.
Neydi o hadise?
Bir gazeteciyi dövme olayım vardı. 17 yaşımdaydım. Hakkımda kötü bir yayın yapılmıştı, hatalıydım.
Sonra?
Sahalar kötü, şartlar kötü... 30 sene evveldi, ahım şahım paralar yok, bir de tıp fakültesinde okuyordum, meslek olarak futbolculuğu pek düşünmedim.
Madem iyiydiniz, ısrar eden olmadı mı?
Hiçbir takımda oynamazken genç milli takımın antrenörü Fethi Demircan, beni izlemiş, genç milli takıma davet etti, gitmedim. 19-20 yaşımdayken, Fethi Hoca birinci ligdeki Eskişehirspor'un başına geçti, yine çağırdı. Onu da kabul etmedim. Demircan o yıllarda güçlü, hava hakimiyeti yüksek, çabuk ve iki ayağını kullanan oyuncuların iş yapacağını düşünüyordu. Benim de o meziyetlerim yüksekti. İleriye doğru orta saha oynardım. Sonra haftada üç gün filan minyatür kale futbol oynamaya başladık. Oraya bizimle oynamaya ne futbolcular geldi... Rıdvan Dilmen, Aykut Kocaman, Metin Tekin, Ali Gültiken, Rıza Çalımbay, Alpay Gözalan... Kimse bizi yenemiyordu. Bir geliyorlardı, arabayla gol atıyorduk! Maçlar 20'ye beş bitiyordu. Millet bu yönümü bilmez. Son yedi-sekiz yıldır oynamıyorum çünkü sakatlandım.
Pişman mısınız?
Şimdi olsa isterdim, çok da iyi olacağımı düşünüyorum.
Bir Alex olur muydunuz?
Farklı yönleri olan bir sporcuydum. Çok koşar mücadele ederdim Alex gibi olamam. İstatistiklerine baktığınızda Alex'e ‘Koşmuyor' diyemeyiz. Bir de koşsa Türkiye'de ne işi var?
Sizin için “Ne özelliği var ki kalkıp da yorumculuk yapıyor” deniyor.
Çoğunlukla geri dönüşler öyle değil. 100 kişiden beşi der bunu.
En hoşunuza giden yorum nedir?
Bir davette Galatasaray eski başkanlarından Selahattin Beyazıt vardı, yorumlarımı çok beğendiğini söyledi. Döndüm arkamı Semra Özal, ‘Pazar, pazartesi olsun da seni seyredeyim diye bekliyorum' dedi. Yaş ortalaması belli bir düzeyin üzerinde, herkes tarafından bilinen sevilen kişilerin bu programı seyretmeleri çok hoşuma gitti.
Bir reytinginiz var...
Biliyorum. Tevazu gösteremeyeceğim.
Galatasaray eski başkanı sizi beğenmiş ama pek çok Galatasaray taraftarı söylediklerinize tepki gösteriyor.
Bizim insanımız bazı şeyleri kişisel algılıyor. Programda o günkü 90 dakikayı konuşuyoruz. Mesela Beşiktaş başkanı da bana tepki veriyormuş. E kardeşim senin 480 trilyon borcun olmuş, bunu söylemeyelim mi? İyi bir Beşiktaşlıyım ama fanatik değilim, objektif bir adamım. Galatasaraylıların beni çok sevmesi lazım, sekiz sene kulüpte spor yaptım, yüzme milli takımının kaptanlığına yükseldim, onlarca kez rekor kırdım. Bunları hep bila bedel yaptım. O zaman en büyük rakibimiz Yüzme İhtisas'tı, orada imkanlar daha iyiydi. Pek çok Galatasaraylı'nın çocuğu oraya geçti. Benim babam da Beşiktaşlı'dır, babama ‘Ben de gideyim oraya' deyince, ettiği laf şu oldu: ‘Ya yüzmeyi bırak ya Galatasaray'da devam et.'
Başka spor yapıyor muydunuz?
Tenis, badminton ve squash oynardım, kayardım.
Yapamadığınız bir spor var mı?
Extrem sporları yapmadım. Hiç basketbol oynamadım çünkü basket atamıyordum. Bu boyumla potaya basıyordum, müthiş zıplıyordum ama atamıyorsan oynamayacaksın.
Yüzmeyi neden bıraktınız?
Sıkıcı bir spor. Ama fiziki açıdan küçük yaşta başlanırsa çok iyi.
Sürekli bir şeyleri bırakıp yenisine başlamışsınız.
Zamanı gelince bırakacaksınız. Maymun iştahlı mı demeye çalışıyorsunuz? Biraz öyleydim. Türkiye'de üç ayrı branşta Türkiye şampiyonluğu olan sporcu var mıdır? Yüzme, racketball ve golf. Üçünde de şampiyonluğum var.
Okan Bayülgen, göbekli ve zengin adamların golf oynadığını söylemişti. Ne diyorsunuz?
Okan 2000'de beni çağırdı programına, dalga geçmeye. Kendisiyle dalga geçildi. Orada bayağı bir kötü olmuştu, bir daha tavsiye etmem, golfe değinmesin. Göbekli adam senede 50 milyon dolar kazanıyor, ‘Sen ne kazanıyorsun?' derler adama.
Herkes ne iş yaptığımı merak ediyor
Tıp fakültesini neden bıraktınız?
İstemediğim bir işti, biraz hatır gönül oldu babayla aramda. İyi ki de bırakmışım. Doktorluk benim yapabileceğim bir iş değilmiş. Gözümdeki doktor annem ve babamdı, o model olamayacağımı karakter olarak hissettiğim için hiç okumak istememiştim. Boşu boşuna beş-altı senemi kaybettim.
Anne ve babanızın ününün altında ezileceğinizi mi düşündünüz?
Öyle bir kompleksim hiç olmadı. Öyle olmadığını Hülya Avşar ile beraberken daha iyi anladım. Ezilsem onun altında ezilirdim. Tıpta geçirdiğim beş altı sene içinde herhangi bir üniversiteyi mastırlı bitirebilirdim çok rahat. Baktığında ‘Üniversite terk' diyorlar ama ben liseyi bitirdim.
Size ‘işadamı' deniyor. Sahiden ne iş yapıyorsunuz?
Şimdi şirket evlilikleri, enerji projelerini pazarlama, gayrimenkul projeleri geliştirip pazarlama gibi işler yapıyorum. Çok uzun yıllar reklamcılıkla uğraştım, dış cephe yapardım. 2008 krizinde büyük bir darbe oldu. İnsanlar benim ne iş yaptığımı merak ediyor. Olabilir, hırsızlık yapmıyorum, en azından kendimi geçindiriyorum.
Artık dışarıda gözüm yok
Bir de babanızdan kalan parayla hayatınızı idame ettirdiğinizi söyleyenler var.
Babamdan çok fazla kalmadı ama kalan her kuruş Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşamış her insandan daha fazla helaldir. Keşke büyük şeyler kalsaydı da onları yeseydim. Kafamda bir rakam var, onu yakaladığım gün hayat boyu çalışmam. Hazır yerim. Çünkü genel kültürün iyiyse bir şeyler biliyorsan, yapacak o kadar çok şey var ki...
Nedir o rakam?
Bende kalsın, ömür boyunca çoluğumu çocuğumu geçindirecek bir rakam. O kadar çok gezdim gördüm ki dışarıda gözüm yok. Yoksa senelerdir gece çıkmıyorum, kulübe gitmiyorum.
Yaşla mı ilgili?
Yooo yoruldum... Bir de erken yatmayı seviyorum, saat 23.00'te uyuyorum. Sabah namaza kalkarım, namazımı kılarım, cumaları kaçırmam. Programın olduğu geceler 03.00'ü buluyor, ertesi gün turşu gibiyim.
Yani hayatınız ballı börek değil?
Yok canım, kim söyledi onu? Keşke olsaydı.
Oğlum çok hareketli, kızım çok mütevazı
Oğlunuz kaç yaşında şimdi? Spora yatkın mı?
Beş bitti. Yapı olarak evet ama pek topla alakası yok. Tercihim ya golfçü ya da Formula 1 pilotu olması. Futbolcu olursa da hayır demem. En güzel meslek. 10-15 sene oyna, sonra ömür boyu tatil yap. Kaya biraz hareketli bir çocuk, inşallah ileride beni yormayacak. Babam bana ‘Sana beddua etmeyeceğim ama sana senden beter bir çocuk versin' dedi. Kaya dinliyor mu beni pek emin değilim, bayağı uğraştırıyor bizi.
Zehra'nın boyu benim kadar
Sizde Kaya ismi babadan oğula mı geçiyor?
Kaya ismi bana kadar geldi. Benden sonra ne yaparlar bilmiyorum. Hayatta çocuğumdan bir şey istemem ama ‘Oğluna Kaya ismini vereceksin' diye vasiyet edebilirim.
Zehra nasıl?
Şimdi okulun atletizm takımında. Belli ki bacakları kuvvetli hızlı da koşuyor babasına çekmiş. İki yıl evvel voleybol takımındaydı. Çok mutlu ve uyumlu bir çocuk. Meşhur bir anne-babanın çocuğu olarak daha şımarabilirdi. Mütevazı, alçakgönüllü, arkadaş canlısı. O yüzden Hülya Hanım'a da çok teşekkür etmek lazım çünkü daha çok onun vasiyetinde geçti. Kaya benim kanatlarımın altında, Zehra iki blok yanımda oturuyor. İstediği zaman geliyor.
Boyu sizin kadar olmuş.
Neredeyse benim kadar. 13 buçuk yaşında ama 1.70'i geçti galiba.
Başka çocuk istiyor musunuz?
Çocuklara bayılıyorum, şimdi imkanım olsa beş tane yapardım. Ama çocuğu yapmak değil ona bakmak önemli.
Babam ‘Bedavacı Kaya Hoca'ydı, para almazdı
Bir ara siyasete girmek istediğinizi söylemiştiniz.
Kendimi hazır hissetmedim. Çünkü benim normlarımda siyaset yapacak adamın ticaretle ilişkisini kesmesi lazım. Dolayısıyla o zamanlar düşünmedim. Ama ileriye dönük teklif gelirse niye olmasın? Şu an bir parti var, işini iyi yapıyor, şimdi yeni bir oluşum ne yapabilir ki? AK Parti dışında, siyasetçilerin yaptığı iş yanlış. Muhalefete bakıyorsun hiçbir şey söylemiyor. Bana şunu anlatsın kardeşim ‘Niye CHP veya MHP'ye oy vermem lazım?' Bunu anlatamıyorlar ki.
Oyunuzu Ak Parti'ye mi veriyorsunuz?
Hep veriyorum, bir daha olsa bir daha veririm. Tayyip Bey'e oy veriyorum. Kendisini 30 küsur senedir tanırım, babam hastayken geldiler, cenazesine katıldılar. Ne yapabileceklerini biliyorum. Hele sağlık konusunda yaptıkları atılımlar müthiş. İnsanlar mutlu, 10 liraya aldıkları ilacı şimdi iki liraya alıyorlar. Ben hastanede büyüdüm, o acilleri, babama gelen hastaları, parasız insanları o kadar çok gördüm ki... Babamın adı ‘Bedavacı Kaya Hoca'ydı. Günde 30-40 kişiye bedava bakardı. O günleri bildiğim için bugünkü gelinen durum müthiş bir atılım.
Röportaj arkası
Etiler'de röportaj yaptığımız Kaya Çilingiroğlu, o kadar kendinden emin ki... Röportaj sırasında bunu fazlasıyla hissediyorsunuz. Bugün spor yorumcusu olması konusunda “Kaya Çilingiroğlu'nun oğlu olduğum için kimse alıp koymadı beni bir yere, basamakları tek tek çıktım” diyor.
Kendisi babadan; kızı ve oğlu da aileden Beşiktaşlıymış: “Şansım hem Feraye hem Hülya'nın benden evvel de Beşiktaşlı olmasıydı. O yüzden çocukları Beşiktaşlı yaparken zorlanmadım.”
47 yaşında ama 470 sene yaşadığını söylüyor. Bir de espri yapıyor: “Hayvan terli. Yani çok tecrübeliyim.”
Son 10 yılda hayatının golfle değiştiğini söylüyor: “Golf stratejik bir oyun olduğu için insana sabrı, ahlakı ve stratejiyi öğretiyor. Dünyada başka bir oyun var mı ki bittikten sonra kötü oynamışsan “Kötü oynamışım” diyorsun. Öteki sporlarda hep bahanelerin olur.”
Hakkımda bilmediğiniz 5 şey
Siyasete ilgim var. Son üç seçimi rakamlarıyla tahmin ettim. Çok da iyi iddialar kazandım. Parasına girmiştim, kazandıklarımı personele dağıttım. Cebime iddia parası sokmamam gibi bir prensibim var.
Yemek yapmaktan nefret ederim. Bir tek yaptığım şey sabah kahvaltı hazırlarım, süper yumurta kırarım. Oğlana her sabah iki tane kendim yediririm. Ama iyi bir gurmeyimdir. Televizyonlarda çıkanların çoğundan iyiyim.
Hayallerimden biri hacca gitmek. Allah'ın nasip etmesi lazım. İkincisi golfle ilgili bir işimin olması. Bir golf sahası ya da oteli.
Uçaktan çok korkardım, hiç binemezdim. Ufak bir uçak kazası yaşamıştık. Zehra doğdu, o fobim zevke dönüştü.
Son 25 yıldır avukatıma danışmadan tuvalete gitmem. Modern bir insanın mutlaka şu üç şeyi olmalı: Dişçisi, avukatı ve psikoloğu. Zaman zaman psikoloğa gidiyordum. Psikologlar beni tanıdığı için bana çok yardımcı olamadıklarını düşünüyorum. Aynaya bakıp yani kendime dönüp çözmeye çalışıyorum.