Günce Koral: İçimde çok kadın var
Pop müziğin ünlü ismi Günce Koral üç yıllık aranın ardından yeni albümü 'Hayat Aşktan Geçer' ile dinleyiciyle yeniden buluşuyor.
Genç şarkıcı Günce Koral; üç yıllık aranın ardından yeni albümü 'Hayat Aşktan Geçer' ile dinleyiciyle yeniden buluşuyor. Günce'nin yeni albümündeki sürprizi ise; müzisyen eşi Nail Evrim Doğ'la yaptığı düet... Mimar Sinan Üniversitesi Arp Bölümü'nden mezun olan sanatçı; müziğini ve yeni çıkan son albümünü Günaydın'a anlattı.
DAHA HOŞGÖRÜLÜYÜM
-Son albümünüz 'Su'yun üzerinden üç yıl geçti. Bu üç yıllık arada neler oldu?
Oğlum Ali dünyaya geldi. Annelik, tarifi imkansız bir aşk. Üç yılımı oğluma ayırmak istedim. Bu süre bana, hayata farklı bir açıdan bakmayı öğretti.
-Bakış açınız ne yönde değişti peki?
Annelik hayattan beklentilerinizi ve önceliklerinizi değiştiriyor. Sabrı, koşulsuz sevebilmeyi ve egolarınızdan arınmayı öğretiyor. Hayata karşı çok daha hoşgörülüyüm artık.
-Hem evlilik, hem çocuk, hem de kariyer yapmak zor olmadı mı?
Amaçlarınızı ve hedeflerinizi doğru belirler, zamanlama konusunda sabırlı olursanız, hiç zor değil. İnsanın öncelikleri bazen yer değiştirir ama koyduğu hedef değişmiyorsa, hiçbir şey önünde engel olamaz.
ANNEM OPERACI
-Her ne kadar pop müzik yapsanız da, aslında eğitiminiz klasik müzik üzerine...
Sanırım şarkı söyleme tutkum; ilgimin klasik müzik dışındaki müzik tarzlarına kaymasına sebep oldu. Annem opera sanatçısı olmasına rağmen, ben hiçbir zaman opera söylemeyi düşünmedim. Klasik müzik dinlenen bir evde büyüdüm ve klasik müzik eğitimi aldım ama ben iyi yorumlanan her müzik türünü dinlemeyi seviyorum.
-Neden sözleri bana ait olan 'Hayat Aşktan Geçer' şarkısıyla çıkış yapmaya karar verdiniz?
Çünkü enerjisi çok yüksek bir şarkı. "Seni terk ettim, çok mutluyum" ya da "Beni terk etme, ölürüm"den farklı ve mutlu tarafını yansıtıyor aşkın.
-Mutlu aşk artık mazide mi kaldı yoksa?
Genellikle her aşk mutlu başlıyor, sonu can sıkıyor. Bizim şarkımız da zaten aşkın ilk geldiği anda hissettirdiği duyguları anlatıyor.
İÇİMDE ÇOK KADIN VAR
-Albümde bir de oğlunuza yazdığınız 'Adın Aşk' adlı bir şarkı var. Çocuk sahibi olduktan sonra; eşe duyulan aşk ikinci planda mı kalıyor?
Hayır. İkinci plana atıp atmamak senin elinde, aradaki dengeyi sağlayabilmek önemli. Ama tabii şunu da söylemeliyim; çocuk sevgisi yeryüzündeki başka hiçbir sevgiyle kıyas kabul etmez, doğal olarak da kalbinizin merkezi artık ona ait oluyor.
-Son derece soğukkanlı bir duruşunuz var. Ama 'Esnaf Lokantası' gibi 'damar' denilebilecek bir şarkı da yazabiliyorsunuz. Nasıl oluyor bu?
Acılarım, sevinçlerim, aşka karşı tavrım benim keyif aldığım birçok detay arabesktir. Bakma öyle duruşuma, içimde arabesk bir kadın var.
-İçinizde kaç tane kadın yaşıyor?
İnsan karekteri, içindeki kahramaların farklı yönleriyle zenginleşiyor. Bana hep "Yaşadığın şeyleri mi yazıyorsun" diye sorarlar; iki ya da üç şarkım yaşadıklarımı anlatır. Diğer hepsinin hikayesi, içimdeki kadınların yaşadıkları...
EŞİME STÜDYODA KOMPLO KURDUM
-Eşiniz Nail Evrim Doğ da müzisyen... Bir evde iki müzisyen nasıl oluyor?
Mesleğimizin özel hayattan çalması konusunda bizi, bizden iyi kimse anlayamaz.
-Eşiniz rock müzikle ilgileniyor. Müzik konusunda birbirinizi eleştiriyor musunuz?
Tarz olarak iki zıt kutup gibi gözükse de, beğenilerimiz çok farklı değil. Evrim'in albümümde iki düzenlemesi var; her ikisi de pop&rock tarzında. Birbirimizi de daha iyisini yapabilmek adına eleştiriyoruz.
OKUMASIN İSTEDİM
-'Belki Bir Gün Dönersin'de eşinizle düet yaptınız. Eşinizle bir şarkıda buluşmak nasıldı?
Bu şarkıyı Evrim bana beş yıl önce dinlettiğinde aşık oldum. Kendi albümünde kullanıp kullanmama konusunda kararsızdı. İçim gitti, "Aman okumasın bana kalsın" diye dua ettim. Özetle şarkının üzerine sinsi sinsi çöktüm ve kaptım. Bu sefer tek başıma söylemem konusunda ısrar etti ama ben stüdyoda komplo kurdum, dalavereye getirip düeti de kurtardım.
CENGİZ KURTOĞLU 'NA BAYILIRIM!
-Anneniz opera sanatçısı, babanız da müzisyen. Sizin pop söylemenize nasıl bir tepki gösterdiler?
Ne tarz müzik yaptığım değil, nasıl yaptığım önemli onlar için. Bu yüzden beni hep desteklediler.
Siz kimleri severek dinliyorsunuz?
-Adele ve John Mayer son dönem de sık takip ettiklerim. Alan Parsons Project, Al Jarreau, Fourplay vazgeçilmezlerim. Türkiye'deki favorilerimse; Sezen Aksu, MFÖ, Mor ve Ötesi. Şunu da söyleyeyim; Cengiz Kurtoğlu ve Orhan Gencebay'a da bayılırım.
DAHA HOŞGÖRÜLÜYÜM
-Son albümünüz 'Su'yun üzerinden üç yıl geçti. Bu üç yıllık arada neler oldu?
Oğlum Ali dünyaya geldi. Annelik, tarifi imkansız bir aşk. Üç yılımı oğluma ayırmak istedim. Bu süre bana, hayata farklı bir açıdan bakmayı öğretti.
-Bakış açınız ne yönde değişti peki?
Annelik hayattan beklentilerinizi ve önceliklerinizi değiştiriyor. Sabrı, koşulsuz sevebilmeyi ve egolarınızdan arınmayı öğretiyor. Hayata karşı çok daha hoşgörülüyüm artık.
-Hem evlilik, hem çocuk, hem de kariyer yapmak zor olmadı mı?
Amaçlarınızı ve hedeflerinizi doğru belirler, zamanlama konusunda sabırlı olursanız, hiç zor değil. İnsanın öncelikleri bazen yer değiştirir ama koyduğu hedef değişmiyorsa, hiçbir şey önünde engel olamaz.
ANNEM OPERACI
-Her ne kadar pop müzik yapsanız da, aslında eğitiminiz klasik müzik üzerine...
Sanırım şarkı söyleme tutkum; ilgimin klasik müzik dışındaki müzik tarzlarına kaymasına sebep oldu. Annem opera sanatçısı olmasına rağmen, ben hiçbir zaman opera söylemeyi düşünmedim. Klasik müzik dinlenen bir evde büyüdüm ve klasik müzik eğitimi aldım ama ben iyi yorumlanan her müzik türünü dinlemeyi seviyorum.
-Neden sözleri bana ait olan 'Hayat Aşktan Geçer' şarkısıyla çıkış yapmaya karar verdiniz?
Çünkü enerjisi çok yüksek bir şarkı. "Seni terk ettim, çok mutluyum" ya da "Beni terk etme, ölürüm"den farklı ve mutlu tarafını yansıtıyor aşkın.
-Mutlu aşk artık mazide mi kaldı yoksa?
Genellikle her aşk mutlu başlıyor, sonu can sıkıyor. Bizim şarkımız da zaten aşkın ilk geldiği anda hissettirdiği duyguları anlatıyor.
İÇİMDE ÇOK KADIN VAR
-Albümde bir de oğlunuza yazdığınız 'Adın Aşk' adlı bir şarkı var. Çocuk sahibi olduktan sonra; eşe duyulan aşk ikinci planda mı kalıyor?
Hayır. İkinci plana atıp atmamak senin elinde, aradaki dengeyi sağlayabilmek önemli. Ama tabii şunu da söylemeliyim; çocuk sevgisi yeryüzündeki başka hiçbir sevgiyle kıyas kabul etmez, doğal olarak da kalbinizin merkezi artık ona ait oluyor.
-Son derece soğukkanlı bir duruşunuz var. Ama 'Esnaf Lokantası' gibi 'damar' denilebilecek bir şarkı da yazabiliyorsunuz. Nasıl oluyor bu?
Acılarım, sevinçlerim, aşka karşı tavrım benim keyif aldığım birçok detay arabesktir. Bakma öyle duruşuma, içimde arabesk bir kadın var.
-İçinizde kaç tane kadın yaşıyor?
İnsan karekteri, içindeki kahramaların farklı yönleriyle zenginleşiyor. Bana hep "Yaşadığın şeyleri mi yazıyorsun" diye sorarlar; iki ya da üç şarkım yaşadıklarımı anlatır. Diğer hepsinin hikayesi, içimdeki kadınların yaşadıkları...
EŞİME STÜDYODA KOMPLO KURDUM
-Eşiniz Nail Evrim Doğ da müzisyen... Bir evde iki müzisyen nasıl oluyor?
Mesleğimizin özel hayattan çalması konusunda bizi, bizden iyi kimse anlayamaz.
-Eşiniz rock müzikle ilgileniyor. Müzik konusunda birbirinizi eleştiriyor musunuz?
Tarz olarak iki zıt kutup gibi gözükse de, beğenilerimiz çok farklı değil. Evrim'in albümümde iki düzenlemesi var; her ikisi de pop&rock tarzında. Birbirimizi de daha iyisini yapabilmek adına eleştiriyoruz.
OKUMASIN İSTEDİM
-'Belki Bir Gün Dönersin'de eşinizle düet yaptınız. Eşinizle bir şarkıda buluşmak nasıldı?
Bu şarkıyı Evrim bana beş yıl önce dinlettiğinde aşık oldum. Kendi albümünde kullanıp kullanmama konusunda kararsızdı. İçim gitti, "Aman okumasın bana kalsın" diye dua ettim. Özetle şarkının üzerine sinsi sinsi çöktüm ve kaptım. Bu sefer tek başıma söylemem konusunda ısrar etti ama ben stüdyoda komplo kurdum, dalavereye getirip düeti de kurtardım.
CENGİZ KURTOĞLU 'NA BAYILIRIM!
-Anneniz opera sanatçısı, babanız da müzisyen. Sizin pop söylemenize nasıl bir tepki gösterdiler?
Ne tarz müzik yaptığım değil, nasıl yaptığım önemli onlar için. Bu yüzden beni hep desteklediler.
Siz kimleri severek dinliyorsunuz?
-Adele ve John Mayer son dönem de sık takip ettiklerim. Alan Parsons Project, Al Jarreau, Fourplay vazgeçilmezlerim. Türkiye'deki favorilerimse; Sezen Aksu, MFÖ, Mor ve Ötesi. Şunu da söyleyeyim; Cengiz Kurtoğlu ve Orhan Gencebay'a da bayılırım.