Fazıl Say'dan pet şişe açıklaması
Fazıl Say, Burgazada'da NTV programcısı Nedim Hazar ve eşiyle aralarında yaşanan olay hakkında açıklama yaptı.
Fazıl Say, Burgazada'da yanına oturan NTV programcısı Nedim Hazar ile Alman Yeşiller Partisi üyesi eşiyle yaşanan olayla ilgili, "Normal olmayan birşeyi yapan onlardır... Onlardan özür dilemem" dedi.
Facebook'ta açıkladı
Piyanist Fazıl Say, önce sosyal paylaşım sitelerinde, ardından da yazılı basında yer alan adının karıştığı olayla ilgili önceki gece Facebook'taki sayfasında "Burgazada'da gerçekten ne oldu?" başlıklı bir yazı yazdı. Geçtiğimiz Salı günü Burgazada'da dostlarıyla yemek yerken, gecenin ilerleyen saatlerinde yanlarına tanımadığı bir çiftin geldiğini ve oturduğunu belirten Say, şöyle devam etti:
Boşken oturdular
"Yaklaşık 30 masası olan restoranda, sadece 2 masada müşteri kalmıştı. Gece 02.00 civarıydı. Bu çift gelip tam yanıma oturdular, bitişik masama, tam yanımdaki sandalyeye ve sağ çarprazıma. Restoran sahibi geldi, NTV program yapımcısı Nedim beyi ve eşi (Alman Yeşiller Partisi üyesi) hanımı tanıttı. 'Buyrun oturun' dedim. Kadını Yeşillerin Baden Wuttemberg eyaletindeki başarısından dolayı kutladım.
Onların derdi başkaydı
Ama bu karı kocanın yanıma oturmaktaki amaçları ve dertleri başkaydı, birkaç saniye sonra, NTV Programcısı tatsız bir dille beni, görüşlerimi, babamı eleştirmeye başladı. Cümleleri provakatif ve tahrik ediciydi. Amacı, küçük düşürmek ve sinirlendirmekti. Bunun üzerine masamdan kalkmalarını ve boş bir masaya oturmalarını söyledim. (Restoranda en az 20 boş masa vardı) Kalkmadılar. Bunun üzerine çok sinirlendim ve adama yüksek sesle gitmelerini, "s...r git" diyerek tekrar ettim. Yine kalkmadılar. Alman kadın, Yeşiller Partisi üyesi, Almanya'da olsa, herhangi bir dünya sanatçısının yanına oturup, sırf onu kızdıracak şeyler diyebilir mi sizce? Niye? Sebep?
Viskiyi boca ettim
Tedirgin olan restoran sahibi yanımıza geldi... Yanımda oturan Güvenç Dağüstün, hapisteki Soner Yalçın'in ikimizin de dostu olduğunu söyledi o arada... Adam tuhaf bir reaksiyonda bulundu. Bu tahrik karşısında sinirlenip onları kovdum. Çiftin kalkmamasına sinirlendiğim için, elimdeki viski bardağini adama boca ettim. Kalktılar... gidiyorlardi. Kadın, biraz ileride restoran sahibiyle tartışıyordu. Yanına gittim, ona Türkiye'yi hiç anlamadığını söyleyecektim.
Amacım asla vurmak olmadı
Kendisi benim ona vurmaya geldiğimi iddia ediyor, bu yalandır, ben kimseye hayatımda vurmadım, vuramam da zaten, çünkü aynı ellerle ertesi gün konser verecek olan yine benim. Salt mesleki açıdan yumruğumu kaldıramam, bu mümkün değildir. Hayatımda yumruğumu kullanmadım, kullanamam. Amacım asla vurmak değildi, olamazdı. Bu kadın yalan söylüyor. Ne bir kadına, ne bir erkeğe hiçbir zaman vurmadım. Sadece ona Türkiye'yi anlamadıklarını söylemeye gittim yanına. Onlar gittikten sonra da sinirlenip bir pet şisesini ileride yere attım. Daha fazlası iftiradır. Olayın 20-30 şahidi vardır. O gün, o gece orada eller kalkmadı...Bu olaydan hemen sonra olayın şahitlerinden özür diledim. Twitter ve facebook profillerimde olayı anlattım, insanlardan da özür diledim. Alman kadın, kendisinden özür dilemediğimi söylemiş. Ondan özür dilemeyeceğim, çünkü bu olayda suçlu onlardır. Normal olmayan bir şeyi yapan onlardır. Gerçek budur."
Facebook'ta açıkladı
Piyanist Fazıl Say, önce sosyal paylaşım sitelerinde, ardından da yazılı basında yer alan adının karıştığı olayla ilgili önceki gece Facebook'taki sayfasında "Burgazada'da gerçekten ne oldu?" başlıklı bir yazı yazdı. Geçtiğimiz Salı günü Burgazada'da dostlarıyla yemek yerken, gecenin ilerleyen saatlerinde yanlarına tanımadığı bir çiftin geldiğini ve oturduğunu belirten Say, şöyle devam etti:
Boşken oturdular
"Yaklaşık 30 masası olan restoranda, sadece 2 masada müşteri kalmıştı. Gece 02.00 civarıydı. Bu çift gelip tam yanıma oturdular, bitişik masama, tam yanımdaki sandalyeye ve sağ çarprazıma. Restoran sahibi geldi, NTV program yapımcısı Nedim beyi ve eşi (Alman Yeşiller Partisi üyesi) hanımı tanıttı. 'Buyrun oturun' dedim. Kadını Yeşillerin Baden Wuttemberg eyaletindeki başarısından dolayı kutladım.
Onların derdi başkaydı
Ama bu karı kocanın yanıma oturmaktaki amaçları ve dertleri başkaydı, birkaç saniye sonra, NTV Programcısı tatsız bir dille beni, görüşlerimi, babamı eleştirmeye başladı. Cümleleri provakatif ve tahrik ediciydi. Amacı, küçük düşürmek ve sinirlendirmekti. Bunun üzerine masamdan kalkmalarını ve boş bir masaya oturmalarını söyledim. (Restoranda en az 20 boş masa vardı) Kalkmadılar. Bunun üzerine çok sinirlendim ve adama yüksek sesle gitmelerini, "s...r git" diyerek tekrar ettim. Yine kalkmadılar. Alman kadın, Yeşiller Partisi üyesi, Almanya'da olsa, herhangi bir dünya sanatçısının yanına oturup, sırf onu kızdıracak şeyler diyebilir mi sizce? Niye? Sebep?
Viskiyi boca ettim
Tedirgin olan restoran sahibi yanımıza geldi... Yanımda oturan Güvenç Dağüstün, hapisteki Soner Yalçın'in ikimizin de dostu olduğunu söyledi o arada... Adam tuhaf bir reaksiyonda bulundu. Bu tahrik karşısında sinirlenip onları kovdum. Çiftin kalkmamasına sinirlendiğim için, elimdeki viski bardağini adama boca ettim. Kalktılar... gidiyorlardi. Kadın, biraz ileride restoran sahibiyle tartışıyordu. Yanına gittim, ona Türkiye'yi hiç anlamadığını söyleyecektim.
Amacım asla vurmak olmadı
Kendisi benim ona vurmaya geldiğimi iddia ediyor, bu yalandır, ben kimseye hayatımda vurmadım, vuramam da zaten, çünkü aynı ellerle ertesi gün konser verecek olan yine benim. Salt mesleki açıdan yumruğumu kaldıramam, bu mümkün değildir. Hayatımda yumruğumu kullanmadım, kullanamam. Amacım asla vurmak değildi, olamazdı. Bu kadın yalan söylüyor. Ne bir kadına, ne bir erkeğe hiçbir zaman vurmadım. Sadece ona Türkiye'yi anlamadıklarını söylemeye gittim yanına. Onlar gittikten sonra da sinirlenip bir pet şisesini ileride yere attım. Daha fazlası iftiradır. Olayın 20-30 şahidi vardır. O gün, o gece orada eller kalkmadı...Bu olaydan hemen sonra olayın şahitlerinden özür diledim. Twitter ve facebook profillerimde olayı anlattım, insanlardan da özür diledim. Alman kadın, kendisinden özür dilemediğimi söylemiş. Ondan özür dilemeyeceğim, çünkü bu olayda suçlu onlardır. Normal olmayan bir şeyi yapan onlardır. Gerçek budur."
