Eda Taşpınar: İkoncanlık geride kaldı

Eda Taşpınar bundan seneler önce hayatımıza girdiğinde; soğuk, gülmeyi sevmeyen, mesafeli biri gibi algılanıyordu. Ancak daha sonra katıldığı yarışma programı ile gerçek yüzünü gördüğümüz Eda'nın, aslında hiç de çizdiği portredeki gibi biri olmadığı anlaşıldı. Cıvıl cıvıl, sevecen ve bir o kadar da içten tavırlarıyla gönülleri fethetti. Onun deyimiyle 'Gerçek Eda'nın ortaya çıkmasıyla da televizyondan teklifler bir bir yağmaya başladı 'İkoncan'a. Şu an bir reklam filminde yer alan ve bir de mükemmel bacakları sayesinde Braun'un marka yüzü olan Taşpınar, reklam ve tanıtım işleriyle yeni projelerini Öykü Yazıcıoğlu'na anlattı.

REKLAMDA ÇOK SEÇİÇİYİM

Uzun yıllardır gündemdesiniz ama reklam işinde iki yıldır sizi görüyoruz. Neden iki yıl önce başladınız? Bu sizin tercihiniz miydi yoksa daha önce teklif mi gelmiyordu?

Daha önce de birçok teklif geldi ancak seçici davranıyorum, herhangi bir markanın yüzü olmak yerine, benim için uygun projeleri tercih ediyorum. Danışmanım ve ekibimle birlikte teklifleri değerlendiriyoruz. Dinamik, yenilikçi ve gerçekten inandığım projelerde yer almayı tercih ediyorum.

Bir ara sevgiliniz Bora Kozanoğlu ile birlikte reklam teklifleri alıyordunuz, onları niye kabul etmediniz? Reklam işinde hep tek başınıza mı olacaksınız?

Herkes bizim çok özel bir çift olduğumuzu düşünüyor. Bu sebeple çok enteresan projelerle gelenler oluyor. Ancak ikimizin de içine sinen ve inandığımız bir projede yer almak istiyoruz. Şu ana kadar gelen teklifler kriterlerimize uymadığı için reddetmek zorunda kaldık.

Reklamlar dışında TV programı, yarışma gibi başka projeleriniz olacak mı?

atv'de yakında 'Size Bir Güzellik Yapalım' adında yeni bir kadın programına başlıyoruz. Deniz Berdan, Gülşah Saraçoğlu ve Şah Yaycı ile mucizeler yaratacağız.

SOĞUK BİRİ DEĞİLİM

Reklamda çok doğal, çok sempatik ve çok başarılısınız...

Bugüne kadar hep soğuk, kendini beğenmiş biri olarak aktarıldım. Aslına bakarsanız, sıcak ve güleryüzlüyüm. Gerçek halim görülebildiği için şimdi çok mutluyum.

Sosyete olarak tanınıp sonradan yarışma, reklam, tanıtım gibi profesyonel işlere yönelen isimler çok az. Siz bu gelişimi nasıl değerlendiriyorsunuz? Geldiğiniz bu noktada 'ikoncan' vasfınızın etkisi ne kadardır?

Buz Bar'ın sahibi Ender sürekli duyduğu 'Stil İkonu' lafından çok sıkıldığını dile getirdi bir gün ve "Ben sevdiğim insanların adlarının sonuna 'can' koyarım" dedi ve sonuç olarak bir ikoncan deyişi çıktı ortaya. Bir gün arkamdan seslenirken gazeteciler duydu, İkoncan bir lakaptı ve sözlüğe girdi, amacını aştı. Beni temsil etmiyor. Şu anda ben ikoncan değilim. Popüler olmaktan hiçbir zaman rahatsızlık duymadım, her zaman da olduğum yere şükreden biri oldum, her zaman da böyle olacak. Onun için hiçbir zaman dönüp de böyle bir şey düşünmedim.

BU YAZ ÇEŞME'DEYİM

Yaz geliyor, bu yaz da Çeşme'de mi olacaksınız, yoksa adınızla özdeşleşen Bodrum'a geri dönecek misiniz?

Hayır, bu yaz da Çeşme'deyim.

Yaza nasıl hazırlanıyorsunuz? Cilt bakımı, kilo, saçlar için yaz hazırlığınızdan biraz söz eder misiniz?

Beslenmeme dikkat ediyorum, mutlaka meyve ve sebze yiyorum. Haftanın beş günü spor yapıyorum. Her gün 45 dakika koşuyorum. Cildimi nemlendirmeyi ihmal etmiyorum.

İLİŞKİMİZ İYİ GİDİYOR

Artık sadece işinizle gündemdesiniz, artık sevgiliniz veya katıldığınız partilerle anılmıyorsunuz. Bu böyle mi sürecek?

Bora ile evde başa baş olmayı seviyoruz. Akşamları mutlaka iki saat kadar teknolojik aletleri kapatıp kitap okuruz. Bazen Scrabble oynar, bazen de mumlarımızı yakıp, şarap yudumlayıp sohbet ederiz. Boş zamanlarımda Bora'nın bana aldığı ama çalmayı bir türlü beceremediğim mızıkamla ilgileniyorum. İlişkimiz çok güzel gidiyor.