Cem Özer'den samimi açıklamalar
Ünlü tiyatro oyuncusu Cem Özer Beyaz Gazete'ye samimi açıklamalarda bulundu.
BAŞKA KADINLARIN BAŞINI YAKMAM VE DAHA DA EVLENMEM
Şimdiye kadar 4 defa evlendiğini belirten Cem Özer, ‘Artık kimsenin başını yakmam. Belki birlikteliklerim olur ama evlilik asla, bizi artık teneşir paklar. Hayatta her insan hata yapıyor Ben de yıllarca hatalar yaptım. Pişmanım ancak artık hata yapmaktan çok korkuyorum.
HEM ANNA HEM BABAYIM
'Evde biricik oğlum Nejat ile birlikte yaşıyorum. Evladımın yemeklerini kendim yapıyorum. En çok da et yemekleri istiyor onları pişiriyorum. Gerçi Nurgül’ün evi bana çok yakın, sık sık görüşüyoruz. Onun mutluluğunu asla kıskanmam ve bu tür şeylerle uğraşmam. Adamlık da burada başlıyor. Nejat bizim sadece ayrı mahalleye taşındığımızı düşünüyor. Ayrıldığımızı hala bilmiyor.
NURGÜL’ÜN YOLU AÇIK OLSUN
Eski eşi Nurgül Yeşilçay’ın özel hayatına müdahale etmeye hakkının olmadığını belirten Özer, 'Herkes benim Nurgül ile kavga etmemi ya da ona sataşmamı bekliyordu. Ben bu oyuna gelmedim. Benden ayrılmış beni ne ilgilendirir. Çıkıp ona mutluluk dilemek bana yakışandı. Ben de onu yaptım. Herkes kendine yakışan hayatı yaşar. Ben bana bakarım başkası beni ilgilendirmez.' dedi.
HUZUR ARIYORUM
Hayatının huzur dolu geçtiğini söyleyen Özer, 'Hayatım boyunca hep huzurun ve mutluluğun peşinde koştum. Bazen mutlu oldum bazen huzurlu, ölene kadar huzurlu yaşamak için çalışacağım ve hep o huzuru arayacağım. Çünkü nefsimi ve şeytanı yendim. Artık nefsimin egolarına yenilmem' diye konuştu.
ESKİ STANBUL’U ÖZLÜYORUM
'Eskiden İstanbul aşığıydım. Beyoğlu’nda gezmeye oturmaya hayrandım. Ancak şimdi Beyoğlu yâda başka bir semtte gezmek eğlenmek için yürek lazım. Ben bile bazen sokakta yürümeye cesaret edemiyorum. İnsanlar eşleri ve çocuklarıyla nasıl gezip dolaşsın. Bu yüzden eski İstanbul’u çok özledim'
TİYATRO YAŞI YÜKSELDİ GENÇLER TİYATROYA İLGİ GÖSTERMİYOR
'Ben çocuklukta Tiyatroya gide gele sanatı sevdim. Şimdi benim çocuklarım ne tiyatro ne de sinemaya ilgili. Çok isterim evlatlarımın birinden birinin sanatçı olmasını ama onlar şimdilik bu işe sıcak bakmıyor. Zaten gidin Tiyatro sahnelerine yaşlı insanlarla dolu tiyatrodan çıkan mezarlığa doğru yürüyor. Gençlik başka bir âlem olmuş'
SANATÇI MI ŞÖHRET Mİ OLACAKSIN DİYORUM
Kendisine günde onlarca öğrenci geldiğin hatırlatan Özer, 'Gelen çocuklara soruyorum. Arkadaş sen sanatçı mı? Yoksa şöhret mi olmak istiyorsun? Diye şöhret olmak isteyenler kapıyı gösteriyorum. Şöhret olmanın yolu benim kapıdan geçmez. Sanatı seçenlere de elimden geldiği kadar destek oluyorum, olmaya da devam edeceğim. Çünkü ben şöhret değil sanatçı olmaya çalışıyorum” dedi.
TELEVİZYON SİZİN İÇİN NEDİR?
'TV, sadece evimin başköşesinde duran bir alet olarak benim hayatımda yer alıyor. Daha çok yabancı programları izleyip dünyaya daha farklı bakmaya çalışıyorum. Sevgili arkadaşım Yönetmen Kudret Sabancı’ya ‘Diğer diziler hep birbirinin aynı. Senin dizilerinde farklı bir dil ve renk var. Neden?’ diye sorduğumda bana, ‘Diğer dizilerin yönetmenleri birbirlerini izliyorlar. Ama ben hiç dizi seyretmiyorum’ demişti. Aynı şekilde Çağan Irmak'ta bana benzer şeyi söylemişti. O nedenle daha çok yabancı dizileri izliyorum. Çünkü ister istemez etkileniyor insan mümkün olduğunca az TV izlemeye çalışıyorum. Hiçbir dizi ve programın bağımlısı değilim. Zap yaparken bakıyorum ilgimi çeken bir program olursa takılıp kalıyorum yoksa izlemiyorum. Çekirdek çitleterek TV izlediğim çok tutkunu olmadığım şeyler.'
SON DÖNEMLERDE ÇOK SESSİZ SİNİZ NEDEN?
'Ben sanatçı bir ailenin çocuğuyum setlerde büyüdüm. Aslında sesiz değilim. Sadece kendime yakışanı yapıyorum. TV’den de ümidimi kesmedim. Neden keseyim? Evet, evlilik sürecinde biraz geri çekildim. Evliliğin rahatlığına kendimi kaptırdım ama şimdi dizi mi olur başka bir proje mi ona bakacağız. Benden korkuyorlar çok para isterim diye. Kapris yaparım beni tatmin edemezler diye korkuyorlar. Sette huysuzluk çıkartırım diye korkuyorlar. Bu da beni tanımamalarından kaynaklanıyor. Beni tanıyanların söyledikleri ise hiç problem çıkartmadığımdır. Ben, çay isterim, gelmezse giderim çayımı kendim alırım. ‘Vay benim çayım nerede’ diye kavga etmem. Ama kafalarda yanlış bir imajım var. Beni oynatmayı istiyorlar ama benden nedense korkuyorlar.'
YÖNETMENLİĞİ BANA YAKIŞTIRAMIYORLAR
'Nedense beni yapımcılığa yakıştıramıyorlar. Elimde birçok proje var kimin kapısın çalsam dinliyorlar ve beni yapımcı profilinin değişmesiyle birlikte dizilerin kalitesi de arttı. Bundan 5–7 yıl öncesine gittiğimizde türkücüler, arabeskçiler başrollerde oynardı. Şimdi artık seyirci onları istemiyor. Çünkü gerçek oyuncuları görmeye başlayınca bir kıyaslama imkânı çıktı. İnsanların önüne iyi bir şey koyduğunuzda kötüyü fark eder. Çünkü insanın doğasında iyiyi seçmek vardır. Bunun için eğitime gerek yoktur. Artık seçmeye başladı seyirci. Bu, önce oyunculukta başladı. Sonra görüntüde de farkı anladı. Mesela Brezilya dizileri artık bitti. Seyirci artık ‘beni kandıramazsınız’ diyor. Çünkü mukayese yapıyor artık. Oyunculuklar değişti. Bakıyorsun konservatuarlarda ve özel eğitim kurumlarında manken gibi kızlar oyunculuk eğitimi alıyorlar. Artık hem yakışıklı ve iyi oyuncular hem de güzel olup iyi oyuncular var.'
Şimdiye kadar 4 defa evlendiğini belirten Cem Özer, ‘Artık kimsenin başını yakmam. Belki birlikteliklerim olur ama evlilik asla, bizi artık teneşir paklar. Hayatta her insan hata yapıyor Ben de yıllarca hatalar yaptım. Pişmanım ancak artık hata yapmaktan çok korkuyorum.
HEM ANNA HEM BABAYIM
'Evde biricik oğlum Nejat ile birlikte yaşıyorum. Evladımın yemeklerini kendim yapıyorum. En çok da et yemekleri istiyor onları pişiriyorum. Gerçi Nurgül’ün evi bana çok yakın, sık sık görüşüyoruz. Onun mutluluğunu asla kıskanmam ve bu tür şeylerle uğraşmam. Adamlık da burada başlıyor. Nejat bizim sadece ayrı mahalleye taşındığımızı düşünüyor. Ayrıldığımızı hala bilmiyor.
NURGÜL’ÜN YOLU AÇIK OLSUN
Eski eşi Nurgül Yeşilçay’ın özel hayatına müdahale etmeye hakkının olmadığını belirten Özer, 'Herkes benim Nurgül ile kavga etmemi ya da ona sataşmamı bekliyordu. Ben bu oyuna gelmedim. Benden ayrılmış beni ne ilgilendirir. Çıkıp ona mutluluk dilemek bana yakışandı. Ben de onu yaptım. Herkes kendine yakışan hayatı yaşar. Ben bana bakarım başkası beni ilgilendirmez.' dedi.
HUZUR ARIYORUM
Hayatının huzur dolu geçtiğini söyleyen Özer, 'Hayatım boyunca hep huzurun ve mutluluğun peşinde koştum. Bazen mutlu oldum bazen huzurlu, ölene kadar huzurlu yaşamak için çalışacağım ve hep o huzuru arayacağım. Çünkü nefsimi ve şeytanı yendim. Artık nefsimin egolarına yenilmem' diye konuştu.
ESKİ STANBUL’U ÖZLÜYORUM
'Eskiden İstanbul aşığıydım. Beyoğlu’nda gezmeye oturmaya hayrandım. Ancak şimdi Beyoğlu yâda başka bir semtte gezmek eğlenmek için yürek lazım. Ben bile bazen sokakta yürümeye cesaret edemiyorum. İnsanlar eşleri ve çocuklarıyla nasıl gezip dolaşsın. Bu yüzden eski İstanbul’u çok özledim'
TİYATRO YAŞI YÜKSELDİ GENÇLER TİYATROYA İLGİ GÖSTERMİYOR
'Ben çocuklukta Tiyatroya gide gele sanatı sevdim. Şimdi benim çocuklarım ne tiyatro ne de sinemaya ilgili. Çok isterim evlatlarımın birinden birinin sanatçı olmasını ama onlar şimdilik bu işe sıcak bakmıyor. Zaten gidin Tiyatro sahnelerine yaşlı insanlarla dolu tiyatrodan çıkan mezarlığa doğru yürüyor. Gençlik başka bir âlem olmuş'
SANATÇI MI ŞÖHRET Mİ OLACAKSIN DİYORUM
Kendisine günde onlarca öğrenci geldiğin hatırlatan Özer, 'Gelen çocuklara soruyorum. Arkadaş sen sanatçı mı? Yoksa şöhret mi olmak istiyorsun? Diye şöhret olmak isteyenler kapıyı gösteriyorum. Şöhret olmanın yolu benim kapıdan geçmez. Sanatı seçenlere de elimden geldiği kadar destek oluyorum, olmaya da devam edeceğim. Çünkü ben şöhret değil sanatçı olmaya çalışıyorum” dedi.
TELEVİZYON SİZİN İÇİN NEDİR?
'TV, sadece evimin başköşesinde duran bir alet olarak benim hayatımda yer alıyor. Daha çok yabancı programları izleyip dünyaya daha farklı bakmaya çalışıyorum. Sevgili arkadaşım Yönetmen Kudret Sabancı’ya ‘Diğer diziler hep birbirinin aynı. Senin dizilerinde farklı bir dil ve renk var. Neden?’ diye sorduğumda bana, ‘Diğer dizilerin yönetmenleri birbirlerini izliyorlar. Ama ben hiç dizi seyretmiyorum’ demişti. Aynı şekilde Çağan Irmak'ta bana benzer şeyi söylemişti. O nedenle daha çok yabancı dizileri izliyorum. Çünkü ister istemez etkileniyor insan mümkün olduğunca az TV izlemeye çalışıyorum. Hiçbir dizi ve programın bağımlısı değilim. Zap yaparken bakıyorum ilgimi çeken bir program olursa takılıp kalıyorum yoksa izlemiyorum. Çekirdek çitleterek TV izlediğim çok tutkunu olmadığım şeyler.'
SON DÖNEMLERDE ÇOK SESSİZ SİNİZ NEDEN?
'Ben sanatçı bir ailenin çocuğuyum setlerde büyüdüm. Aslında sesiz değilim. Sadece kendime yakışanı yapıyorum. TV’den de ümidimi kesmedim. Neden keseyim? Evet, evlilik sürecinde biraz geri çekildim. Evliliğin rahatlığına kendimi kaptırdım ama şimdi dizi mi olur başka bir proje mi ona bakacağız. Benden korkuyorlar çok para isterim diye. Kapris yaparım beni tatmin edemezler diye korkuyorlar. Sette huysuzluk çıkartırım diye korkuyorlar. Bu da beni tanımamalarından kaynaklanıyor. Beni tanıyanların söyledikleri ise hiç problem çıkartmadığımdır. Ben, çay isterim, gelmezse giderim çayımı kendim alırım. ‘Vay benim çayım nerede’ diye kavga etmem. Ama kafalarda yanlış bir imajım var. Beni oynatmayı istiyorlar ama benden nedense korkuyorlar.'
YÖNETMENLİĞİ BANA YAKIŞTIRAMIYORLAR
'Nedense beni yapımcılığa yakıştıramıyorlar. Elimde birçok proje var kimin kapısın çalsam dinliyorlar ve beni yapımcı profilinin değişmesiyle birlikte dizilerin kalitesi de arttı. Bundan 5–7 yıl öncesine gittiğimizde türkücüler, arabeskçiler başrollerde oynardı. Şimdi artık seyirci onları istemiyor. Çünkü gerçek oyuncuları görmeye başlayınca bir kıyaslama imkânı çıktı. İnsanların önüne iyi bir şey koyduğunuzda kötüyü fark eder. Çünkü insanın doğasında iyiyi seçmek vardır. Bunun için eğitime gerek yoktur. Artık seçmeye başladı seyirci. Bu, önce oyunculukta başladı. Sonra görüntüde de farkı anladı. Mesela Brezilya dizileri artık bitti. Seyirci artık ‘beni kandıramazsınız’ diyor. Çünkü mukayese yapıyor artık. Oyunculuklar değişti. Bakıyorsun konservatuarlarda ve özel eğitim kurumlarında manken gibi kızlar oyunculuk eğitimi alıyorlar. Artık hem yakışıklı ve iyi oyuncular hem de güzel olup iyi oyuncular var.'