Oktay Kaynarca: 'Yarışmalarda şöhret olanlar travma yaşıyor'
Ünlü oyuncu Oktay Kaynarca, sunuculuğunu üstlendiği 'Türkünü Söyle' yarışmasında, yarışmacı adaylarını yıldız yapmayı değil, onlara eğitim vermeyi istediklerini söylüyor
atv ekranlarında cumartesi akşamları yayınlanan 'Türkünü Söyle' programının sunucusu Oktay Kaynarca, hedeflerinin, yarışmacılara eğitim vermek olduğunu söylüyor. Kaynarca, 'Türkünü Söyle'yi ve yarışma programlarıyla ilgili düşüncelerini anlattı...
Daha önce Zara ile 'Salı Sefası' adlı bir türkü programı yapıyordunuz. Şimdi de 'Türkünü Söyle' programını sunmaya başladınız. Türkülerle aranız çok mu iyi?
Türkü çok severim. Kulağım çok doludur. Söylemeyi, dinlemeyi ve felsefesini severim. Zaten bir türkü yarışması gündeme geldiğinde, benim adım hep geçer. Bana sunuculuk teklifi gelince, Zara'ya da "Gel" dedim. Çok güzel bir iş oldu bence, ilk programda çok keyif aldım.
TRAVMA YAŞIYORLAR
Bu yarışmaların amacına ulaştığını düşünüyor musunuz?
Yarışma yapmaktan hep imtina etmişimdir. Hatta röportajlarımda hep bir sürü laf söylemişimdir. Ama bu yarışmaya gelen herkes, buradan bir yıldız olarak sıyrılacağını sanmasın. Sadece ekranda şarkılarını söyleyen insanlar olarak ayrılacaklar. Bunu programda da üstüne basa basa söylüyorum. Çünkü daha önce yapılan programlarda insanların düştüğü trajik durumu hepimiz biliyoruz. Üç haftalığına şöhret oluyor, o şöhreti sokakta taşıyamaz hale geliyorlar. Sonra travmalar yaşamaya başlıyorlar. Bizim programdaki yarışmacılar ise eğitimle ilgili altyapı oluşturuyorlar. Biz onlara bu durumu güzel güzel anlattık. "Bu yarışmadan çıkınca yıldız olmayacaksınız. Yolculuğunuz devam edecek" dedik. O yüzden içimiz çok rahat... Balon bir şey yapmıyoruz.
Yarışmacılar bunun bilincindeler mi?
Hepsi bunun bilincinde... Tek tek söylüyoruz; "Sakın hayatınızda bir değişiklik yapmayın, bundan önce kunduracıysan bundan sonra da öyle kalabilirsin. İyi ve doğru kullanırsan, buradaki başarın seni bir yere taşıyabilir" diyoruz.
Yarışmacıları nasıl buldunuz?
Hepsi çok yetenekli... Çok güzel türküler söylüyorlar. İlk programda herkes biraz tutuktu. Heyecanları vardı. İleriki bölümlerde bu heyecanı atacaklar. Türkiye'nin yüzde 60-70'e yakını diğer müzik dallarından fazla türkü dinler. Hâlâ Türkiye'de en fazla satan enstrüman bağlamadır. O yüzden Türkiye'nin sesidir türkü... Türkiye'nin oluşturduğu müziğin temelinin atıldığı platformdur.
Bir yandan da insanlar türkü dinlemediklerini ifade ediyorlar...
Öyle dediklerine bakmayın, türkü dinleniyor. Bir dönem türkü dinlemek kıroluk gibi geldi. Ama çok önemli sanat kıvrımları vardır türkülerde... Bir türkünün içindeki sözler bütün olarak 'Seni seviyorum'u öyle güzel anlatır ki, 'Seni seviyorum' cümlesi onun yanında anlamsız kalır.
Jüri koltuğunda olmayı düşündünüz mü?
Jüri için daha önce bana teklif gelmişti ama kabul etmemiştim. Jüri olabilecek kadar kendimi yetkin görmemiştim. Beki de o kadar donanımım var ama yine de bu benim işim değil. Bu işi profesyonel olarak ilgilenen insanlar yapmalı.
Siz de zaman zaman türkü söylüyorsunuz. Yarışma içerisinde sürprizler yapacak mısınız?
Belli mi olur? Ben zaten kendimi tutamayıp arada söylüyorum. Zaten bu, doğru insanların ağzından doğru türküler dinlensin diye yapılmış bir iş... O yüzden hep birlikte türküler söyleyebiliriz.
Gecce
Daha önce Zara ile 'Salı Sefası' adlı bir türkü programı yapıyordunuz. Şimdi de 'Türkünü Söyle' programını sunmaya başladınız. Türkülerle aranız çok mu iyi?
Türkü çok severim. Kulağım çok doludur. Söylemeyi, dinlemeyi ve felsefesini severim. Zaten bir türkü yarışması gündeme geldiğinde, benim adım hep geçer. Bana sunuculuk teklifi gelince, Zara'ya da "Gel" dedim. Çok güzel bir iş oldu bence, ilk programda çok keyif aldım.
TRAVMA YAŞIYORLAR
Bu yarışmaların amacına ulaştığını düşünüyor musunuz?
Yarışma yapmaktan hep imtina etmişimdir. Hatta röportajlarımda hep bir sürü laf söylemişimdir. Ama bu yarışmaya gelen herkes, buradan bir yıldız olarak sıyrılacağını sanmasın. Sadece ekranda şarkılarını söyleyen insanlar olarak ayrılacaklar. Bunu programda da üstüne basa basa söylüyorum. Çünkü daha önce yapılan programlarda insanların düştüğü trajik durumu hepimiz biliyoruz. Üç haftalığına şöhret oluyor, o şöhreti sokakta taşıyamaz hale geliyorlar. Sonra travmalar yaşamaya başlıyorlar. Bizim programdaki yarışmacılar ise eğitimle ilgili altyapı oluşturuyorlar. Biz onlara bu durumu güzel güzel anlattık. "Bu yarışmadan çıkınca yıldız olmayacaksınız. Yolculuğunuz devam edecek" dedik. O yüzden içimiz çok rahat... Balon bir şey yapmıyoruz.
Yarışmacılar bunun bilincindeler mi?
Hepsi bunun bilincinde... Tek tek söylüyoruz; "Sakın hayatınızda bir değişiklik yapmayın, bundan önce kunduracıysan bundan sonra da öyle kalabilirsin. İyi ve doğru kullanırsan, buradaki başarın seni bir yere taşıyabilir" diyoruz.
Yarışmacıları nasıl buldunuz?
Hepsi çok yetenekli... Çok güzel türküler söylüyorlar. İlk programda herkes biraz tutuktu. Heyecanları vardı. İleriki bölümlerde bu heyecanı atacaklar. Türkiye'nin yüzde 60-70'e yakını diğer müzik dallarından fazla türkü dinler. Hâlâ Türkiye'de en fazla satan enstrüman bağlamadır. O yüzden Türkiye'nin sesidir türkü... Türkiye'nin oluşturduğu müziğin temelinin atıldığı platformdur.
Bir yandan da insanlar türkü dinlemediklerini ifade ediyorlar...
Öyle dediklerine bakmayın, türkü dinleniyor. Bir dönem türkü dinlemek kıroluk gibi geldi. Ama çok önemli sanat kıvrımları vardır türkülerde... Bir türkünün içindeki sözler bütün olarak 'Seni seviyorum'u öyle güzel anlatır ki, 'Seni seviyorum' cümlesi onun yanında anlamsız kalır.
Jüri koltuğunda olmayı düşündünüz mü?
Jüri için daha önce bana teklif gelmişti ama kabul etmemiştim. Jüri olabilecek kadar kendimi yetkin görmemiştim. Beki de o kadar donanımım var ama yine de bu benim işim değil. Bu işi profesyonel olarak ilgilenen insanlar yapmalı.
Siz de zaman zaman türkü söylüyorsunuz. Yarışma içerisinde sürprizler yapacak mısınız?
Belli mi olur? Ben zaten kendimi tutamayıp arada söylüyorum. Zaten bu, doğru insanların ağzından doğru türküler dinlensin diye yapılmış bir iş... O yüzden hep birlikte türküler söyleyebiliriz.
Gecce
