'Aşık olmayı unutmuşum'
Uzun süreli suskunluğunu yeni albümü Önsöz'le bozan popçu Gülşen, 'Yalnız olmak çok güzel bir duygu. İnsanı çok besliyor. Yalnızlık benim de çok ihtiyacım olan bir şeymiş' dedi
Gülşen, Milliyet Cadde'ye verdiği röportajında yalnızlığın kendisine çok iyi geldiğini söyledi.
Önsöz' albümündeki 10 şarkı size ait. Albüm hazırlığından biraz bahsedebilir miyiz?
Daha önceki albümlerimde de çoğunlukla kendi şarkılarıma yer veriyordum. Ozan Çolakoğlu ile çalışmam benim için büyük bir değişim oldu. Ozan, çok farklı bir kimlik ve renk kazandırdı albüme. 80'li yıllardaki pop müziğin Türkiye'de yeni yayıldığı zamanlardaki içimizi ısıtan ve organik halini yansıtmak istedik. O yıllarda yapılan müziğin kalitesi daha iyiydi.
Çok organik bir albüm yaptınız o zaman.
Kesinlikle. Çok organik, çeşitliliği olan bir albüm oldu. Her şarkı kendi içinde başka bir karakter.
Neden 80'li yıllara geri dönüş yapma gereği duydunuz?
Değerli olan şey, her zaman değerlidir. İnsanların arşivinde özel bir yer alsın ve yıllar sonra dinlenecek şarkılar olsun istedim.
Daha önceki albümleri yıllar sonra söylenecek şekilde yapmadınız mı?
Amacım her zaman iyi ve doğru şeyler yapmak. Önceki albümlerimde de böyleydi ama artık yedinci albümünde söz yazarı ve besteci kimliği öne çıkmış biri olarak daha fazlasını yapmak istiyorum.
Bu albümün hayatınızdaki yeri farklı diyebilir miyiz?
Yaşadığım tüm gelgitler bu albümde. Hiçbirimiz 24 saat boyunca mutlu olamıyoruz. An geliyor gülüyoruz, seviniyoruz, ağlıyoruz. Bu duyguların hepsini yazan ve besteleyen biri olarak ruhumdaki bütün yansımaları bu albüme aktarabildiğimi düşünüyorum. Her ruh hali var. Mesela 'Bi An Gel' şarkısını 1.5 yılda yaptım.
Fabrikasyon şarkı yazmıyorum.
Nazan Öncel kendi seslendirdiği şarkıları kimseye vermez. Nasıl aldınız şarkıyı?
Karşılıklı inanç meselesi. Benim onda oluşturduğum bir güven var. Birbirimizin hayatında önemli yerlerdeyiz. Bana diktiği elbise üzerime oturdu ve çok güzel taşıdım. Nazan Hanım'ın hayatında ben önemli biriyim. Onun şarkıları bana çok yakışıyor. Çok değerli bir besteci, çok yetenekli. O her zaman şarkılarını bana gözü kapalı teslim ediyor.
Siz şarkılarınızı verirken nelere dikkat ediyorsunuz?
Şarkılarımı fabrikasyon bir şekilde yapmıyorum. Maddi beklenti odaklı değilim. Çok önem verdiğim, özel bulduğum insanlarla şarkılarımı paylaşıyorum. Bunlardan bir tanesi Sibel Can. 'Başıbağlı'yı iyi ki ona vermişim. Ondan daha güzel söyleyecek biri var mı bilmiyorum.
Aşk şarkılarını güzel yorumlayan birisiniz. Hayranlarınız size 'Aşk kadını' diyor. Gerçekten aşk kadını mısınız?
Her şarkımı yaşadıklarımdan yola çıkarak yazmıyorum. Mesela son dönemde aşk adına bir şey yaşamadım. Hep iş odaklıydım ama yine de aşk şarkıları yazdım. Aşkın bana göre anlamları var. Kendi içimde nasıl anlamlandırdıysam o şekilde yaşıyorum. Kendim için 'Aşk kadını' ismini hiç düşünmedim.
Aşkı nasıl yaşarsınız?
Hak ettiği gibi yaşarım. Aşk tamamen mantıklı düşünülmeyen ortamların duygusu. Aşkta çok fazla mantıklı düşünemediğimi söyleyebilirim.
Kadınlar aşkta zoru sever.
Ben de aşkı unutmuşum gerçekten siz sorunca aklıma geldi. Bana bu sıralar iş ve iş kadınlığıyla ilgili soru sorarsanız çok pratik cevaplar verebilirim. Şu anda iş odaklıyım.
Aşka odaklanamıyorum.
O zaman uzun süredir yalnızsınız. Yalnızlıkla aranız nasıl?
Yalnız olmak da çok güzel bir duygu. İnsanı çok besleyen bir şey. Kendi kendinize kaldığınızda çok farklı yönlerinizi keşfedebiliyorsunuz. Arkadaşlarınızla sevdiğiniz insanlarla, ailenizle yaptığınız diyaloglar size çok fazla şey katabiliyor. Şu anda yalnızlığımın ve işimi yapıyor olmanın mutluluğunu yaşayabiliyorum. Yalnızlık çok güzel bir duyguymuş ve benim de çok ihtiyacım olan bir şeymiş.
Aşka kendinizi kapattınız mı?
Programlı bir şekilde aşka kapattım kendimi, işe odaklanacağım demedim. Bu albüm benim için çok önemliydi. Bütün hayatımı koyduğum ve her zerresinde alın terim olan, maddi manevi bütün yatırımımı yaptığım bir albüm. Şu an başka bir şey düşünemediğim için aşka odaklanamıyorum. Zamanı gelince aşk da olur.
Bir dönem Londra'ya gittiniz. Oraya gitmenizdeki neden arınmak mıydı?
Ben çok steril ve fanusta yaşayan bir insanım. Arınma duygusunu hissettirecek bir şey olmadı şu ana kadar. Kendi yaptıklarımı, yapılanları ve nereye doğru gitmeliyim durumunu dışarıdan görmek ve kendimce kararlar almak için gittim.
Dışarıdan bakınca ortaya ne çıktı?
Önsöz gibi bir şey çıktı. Her şeyi orada topladım. Her kelime, her melodi, her tavır beni anlatıyor.
nİş dışında neler yaptınız Londra'da?
Ünlü biri için, başka bir ülkede olmak çok güzel bir şey. Metroya binmek, kendi işlerimi kendim halletmek güzel bir duygu. Sadece dünya vatandaşı olma ruh hali bana çok farklı şeyler kattı.
Estetik yaptırdığınız yazıldı.
Siz şu anda görüyorsunuz. Yüzümde değişik bir durum var mı?
Hayır ben bir değişiklik görmedim.
13 yıl önce neysem, şimdi de aynıyım. Herhangi bir estetik yaptırmadım. Çok aşırıya kaçmadıkça, var olan bir problemi düzeltmek adına yapılan estetiklere karşı değilim. Ama bazen çok kötü sonuçlar ortaya çıkabiliyor. Günün birinde ihtiyaç duyarsam yaptırırım.
GÖZLERİMİ SEVİYORUM BİR DE BEYAZ TENİMİ
Son tanıtım fotoğrafları Scarlett Johansson'la karşılaştırılan Gülşen, imajının değil hatlarının ünlü yıldıza
benzetildiğini söylüyor
Yeni imajınız Scarlett Johansson'a benzetildi.
Onur Baştürk yazmıştı. Scarlett Johansson kadar bebeksi hatlara sahip. Sarı saçı çok güzel taşıyor gibi şeyler yazmıştı. Tarzım imajım değil, hatlarımın ona benzediğini yansıtmış.
Kliplerinizde çok farklı kıyafetler ve mekanlar kullanıyorsunuz. Aykırı olmayı seviyor musun?
Kanımda biraz asilik var inkar etmeyeceğim. Çok takip eden, dergi karıştıran, izleyen, okuyan bir insanım. Yapılmış bir şeyin benzerini yapmayı sevmiyorum.
Kliplerde ve fotoğraflarda çok seksisiniz.
Seksi olma gibi bir derdim yok. Beni çok ilgilendiren bir konu da değil. Seksi olma odaklı yaşamıyorum. Onun altını da çizmiyorum hiçbir şekilde.
Kendinizde en çok neyi seviyorsunuz?
Hımmm (Gülüyor). Gözlerimi seviyorum bir de beyaz tenimi.
Sıfırdan 36 bedene çıktım.
“Çok sağlıklı besleniyorum, düzgün bir şekilde sporumu yapıyorum. Sağlıklı yaşamaya önem veren bir insanım.
Bir dönem sıfır bedendim, şu anda 36 beden giyiniyorum. Benimle çalışan insanlar da bir şey giydirdiği zaman rahat ediyor. Kıyafetlerimden hiçbir yerim fırlamıyor. Haftanın üç günü plates yapıyorum.
Diğer günler kardio yapıyorum. Spor salonuna gidemediğim zaman evde koşu bandım var. Günde 45 dakika koşuyorum. “
Önsöz' albümündeki 10 şarkı size ait. Albüm hazırlığından biraz bahsedebilir miyiz?
Daha önceki albümlerimde de çoğunlukla kendi şarkılarıma yer veriyordum. Ozan Çolakoğlu ile çalışmam benim için büyük bir değişim oldu. Ozan, çok farklı bir kimlik ve renk kazandırdı albüme. 80'li yıllardaki pop müziğin Türkiye'de yeni yayıldığı zamanlardaki içimizi ısıtan ve organik halini yansıtmak istedik. O yıllarda yapılan müziğin kalitesi daha iyiydi.
Çok organik bir albüm yaptınız o zaman.
Kesinlikle. Çok organik, çeşitliliği olan bir albüm oldu. Her şarkı kendi içinde başka bir karakter.
Neden 80'li yıllara geri dönüş yapma gereği duydunuz?
Değerli olan şey, her zaman değerlidir. İnsanların arşivinde özel bir yer alsın ve yıllar sonra dinlenecek şarkılar olsun istedim.
Daha önceki albümleri yıllar sonra söylenecek şekilde yapmadınız mı?
Amacım her zaman iyi ve doğru şeyler yapmak. Önceki albümlerimde de böyleydi ama artık yedinci albümünde söz yazarı ve besteci kimliği öne çıkmış biri olarak daha fazlasını yapmak istiyorum.
Bu albümün hayatınızdaki yeri farklı diyebilir miyiz?
Yaşadığım tüm gelgitler bu albümde. Hiçbirimiz 24 saat boyunca mutlu olamıyoruz. An geliyor gülüyoruz, seviniyoruz, ağlıyoruz. Bu duyguların hepsini yazan ve besteleyen biri olarak ruhumdaki bütün yansımaları bu albüme aktarabildiğimi düşünüyorum. Her ruh hali var. Mesela 'Bi An Gel' şarkısını 1.5 yılda yaptım.
Fabrikasyon şarkı yazmıyorum.
Nazan Öncel kendi seslendirdiği şarkıları kimseye vermez. Nasıl aldınız şarkıyı?
Karşılıklı inanç meselesi. Benim onda oluşturduğum bir güven var. Birbirimizin hayatında önemli yerlerdeyiz. Bana diktiği elbise üzerime oturdu ve çok güzel taşıdım. Nazan Hanım'ın hayatında ben önemli biriyim. Onun şarkıları bana çok yakışıyor. Çok değerli bir besteci, çok yetenekli. O her zaman şarkılarını bana gözü kapalı teslim ediyor.
Siz şarkılarınızı verirken nelere dikkat ediyorsunuz?
Şarkılarımı fabrikasyon bir şekilde yapmıyorum. Maddi beklenti odaklı değilim. Çok önem verdiğim, özel bulduğum insanlarla şarkılarımı paylaşıyorum. Bunlardan bir tanesi Sibel Can. 'Başıbağlı'yı iyi ki ona vermişim. Ondan daha güzel söyleyecek biri var mı bilmiyorum.
Aşk şarkılarını güzel yorumlayan birisiniz. Hayranlarınız size 'Aşk kadını' diyor. Gerçekten aşk kadını mısınız?
Her şarkımı yaşadıklarımdan yola çıkarak yazmıyorum. Mesela son dönemde aşk adına bir şey yaşamadım. Hep iş odaklıydım ama yine de aşk şarkıları yazdım. Aşkın bana göre anlamları var. Kendi içimde nasıl anlamlandırdıysam o şekilde yaşıyorum. Kendim için 'Aşk kadını' ismini hiç düşünmedim.
Aşkı nasıl yaşarsınız?
Hak ettiği gibi yaşarım. Aşk tamamen mantıklı düşünülmeyen ortamların duygusu. Aşkta çok fazla mantıklı düşünemediğimi söyleyebilirim.
Kadınlar aşkta zoru sever.
Ben de aşkı unutmuşum gerçekten siz sorunca aklıma geldi. Bana bu sıralar iş ve iş kadınlığıyla ilgili soru sorarsanız çok pratik cevaplar verebilirim. Şu anda iş odaklıyım.
Aşka odaklanamıyorum.
O zaman uzun süredir yalnızsınız. Yalnızlıkla aranız nasıl?
Yalnız olmak da çok güzel bir duygu. İnsanı çok besleyen bir şey. Kendi kendinize kaldığınızda çok farklı yönlerinizi keşfedebiliyorsunuz. Arkadaşlarınızla sevdiğiniz insanlarla, ailenizle yaptığınız diyaloglar size çok fazla şey katabiliyor. Şu anda yalnızlığımın ve işimi yapıyor olmanın mutluluğunu yaşayabiliyorum. Yalnızlık çok güzel bir duyguymuş ve benim de çok ihtiyacım olan bir şeymiş.
Aşka kendinizi kapattınız mı?
Programlı bir şekilde aşka kapattım kendimi, işe odaklanacağım demedim. Bu albüm benim için çok önemliydi. Bütün hayatımı koyduğum ve her zerresinde alın terim olan, maddi manevi bütün yatırımımı yaptığım bir albüm. Şu an başka bir şey düşünemediğim için aşka odaklanamıyorum. Zamanı gelince aşk da olur.
Bir dönem Londra'ya gittiniz. Oraya gitmenizdeki neden arınmak mıydı?
Ben çok steril ve fanusta yaşayan bir insanım. Arınma duygusunu hissettirecek bir şey olmadı şu ana kadar. Kendi yaptıklarımı, yapılanları ve nereye doğru gitmeliyim durumunu dışarıdan görmek ve kendimce kararlar almak için gittim.
Dışarıdan bakınca ortaya ne çıktı?
Önsöz gibi bir şey çıktı. Her şeyi orada topladım. Her kelime, her melodi, her tavır beni anlatıyor.
nİş dışında neler yaptınız Londra'da?
Ünlü biri için, başka bir ülkede olmak çok güzel bir şey. Metroya binmek, kendi işlerimi kendim halletmek güzel bir duygu. Sadece dünya vatandaşı olma ruh hali bana çok farklı şeyler kattı.
Estetik yaptırdığınız yazıldı.
Siz şu anda görüyorsunuz. Yüzümde değişik bir durum var mı?
Hayır ben bir değişiklik görmedim.
13 yıl önce neysem, şimdi de aynıyım. Herhangi bir estetik yaptırmadım. Çok aşırıya kaçmadıkça, var olan bir problemi düzeltmek adına yapılan estetiklere karşı değilim. Ama bazen çok kötü sonuçlar ortaya çıkabiliyor. Günün birinde ihtiyaç duyarsam yaptırırım.
GÖZLERİMİ SEVİYORUM BİR DE BEYAZ TENİMİ
Son tanıtım fotoğrafları Scarlett Johansson'la karşılaştırılan Gülşen, imajının değil hatlarının ünlü yıldıza
benzetildiğini söylüyor
Yeni imajınız Scarlett Johansson'a benzetildi.
Onur Baştürk yazmıştı. Scarlett Johansson kadar bebeksi hatlara sahip. Sarı saçı çok güzel taşıyor gibi şeyler yazmıştı. Tarzım imajım değil, hatlarımın ona benzediğini yansıtmış.
Kliplerinizde çok farklı kıyafetler ve mekanlar kullanıyorsunuz. Aykırı olmayı seviyor musun?
Kanımda biraz asilik var inkar etmeyeceğim. Çok takip eden, dergi karıştıran, izleyen, okuyan bir insanım. Yapılmış bir şeyin benzerini yapmayı sevmiyorum.
Kliplerde ve fotoğraflarda çok seksisiniz.
Seksi olma gibi bir derdim yok. Beni çok ilgilendiren bir konu da değil. Seksi olma odaklı yaşamıyorum. Onun altını da çizmiyorum hiçbir şekilde.
Kendinizde en çok neyi seviyorsunuz?
Hımmm (Gülüyor). Gözlerimi seviyorum bir de beyaz tenimi.
Sıfırdan 36 bedene çıktım.
“Çok sağlıklı besleniyorum, düzgün bir şekilde sporumu yapıyorum. Sağlıklı yaşamaya önem veren bir insanım.
Bir dönem sıfır bedendim, şu anda 36 beden giyiniyorum. Benimle çalışan insanlar da bir şey giydirdiği zaman rahat ediyor. Kıyafetlerimden hiçbir yerim fırlamıyor. Haftanın üç günü plates yapıyorum.
Diğer günler kardio yapıyorum. Spor salonuna gidemediğim zaman evde koşu bandım var. Günde 45 dakika koşuyorum. “
