Psikopat Bir Anneyim

Çağla Şikel'den hayatına dair samimi açıklamalar...

5 yıldır şarkıcı ve oyuncu Emre Altuğ ile evli olan sunucu, oyuncu ve manken Çağla Şikel, dünyaya getirdiği iki çocuğa rağmen formunu koruyor. Şikel, formda kalmasının sırrı, eşi, çocukları, iki yıl küs kalıp barıştığı Alişan ve hayatı ile ilgili Bugün'e samimi açıklamalarda bulundu.

İşte Çağla Şikel röportajından bazı başlıklar...

*Anne olmak hayatınızı ne yönde değiştirdi?

Beni ikiye böldü. Çocuklarımla, eşimle geçirdiğim hayatım ve iş hayatım olarak ikiye bölündü. Çocuklarıma endeksli bir dünyam var, eşi benzeri olmayan bambaşka bir dünya o. Onların ihtiyaçları ayrı bir mesai gerektiriyor.

'İKİ ÇOCUĞU GEÇİNDİRMEK ÇOK ZOR'

*Üçüncü çocuğu düşünüyor musunuz?

Şu an için üçüncü çocuğu düşünmüyoruz. Kuzey'e bir kardeş mutlaka yapmayı düşünüyorduk. Ama tabii zorluklarını yaşayarak anladık.
Çok zor çünkü iki çocuk. İki çocuğa bakmak değil de iki çocuğu birlikte geçindirmek çok zor. İkisi ayrı ayrı birer prensler ama bir araya gelince iki canavara dönüşüyorlar.'Beni kucağına al, onu indir beni kucağına al' gibi şeyler söylüyorlar sürekli.

*Otoriter bir anne misiniz yoksa sabırlı mısınız?
İkisi de aslında. Hem sabırlı olmaya çalışıyorum hem otoriter... Uyku saati 9'sa 9'dur, benim için o değişmez. Yemek saatleri değişmez, oyun saatleri bellidir. Her şeyi bir düzen içinde olunca çocuk daha rahat oluyor ve daha huzurlu büyüyor.

'EMRE ÇOK ŞEFKATLİ BİR BABA'

Eşiniz Emre Altuğ nasıl bir baba?

Çocuklarına çok çok aşık bir baba. Çok şefkatli bir baba. Bir gün onların ilgisi azalır diye çok tedirgin olan bir baba.

'BEN PSİKOPAT BİR ANNEYİM'

*Siz nasıl bir annesiniz?

Ben biraz psikopat bir anneyim. Çok fazla vicdan yaptığım durumlar oluyor. Kuaföre gittiğimde 'Şimdi keşke buraya gelmek yerine, çocukları parka götürseydim. Onları eğlendirseydim' diye vicdan savaşı yaşıyorum. Bunun için psikolojik destek almak gerekiyor. Çünkü delice bir ilgi ama ben böyle mutlu oluyorum. Yani bakıcı oğlumu okuldan alsın, sonra parka götürsün diye bir şey yok. Bu biraz yoran bir şey. Yani o gün çocuğumla çok ilgilenmediysem uyku da bana haram... Önce oğullarım...

'KİLO ALIRIM DİYE KORKMAM'

*Size en fit anne diyorlar. Kilonuzu nasıl koruyorsunuz?

Hiçbir şey yapmıyorum. 60 kiloyum. Boyum 1,82 metre. Metabolizmam çok hızlı çalışıyor. Dün akşam kocaman etli, bilmem neli bir pizza yedim. Ama'kilo alır mıyım'diye endişe etmiyorum.

'ARKADAŞLARIM BENDEN NEFRET EDERDİ'

*İki hamileliğinizde de az kilo aldınız. Bu durum da eleştirilmenize neden oldu...

İlk hamileliğimde çok mide bulantısı yaşadığım için 2-3 kilo birden verdim. Benim metobolizmam öyle. Biraz yemezsem kilo veriyorum. Çocukluğumda pantolonumun içine yün tayt giyerdim, biraz kilolu görüneyim diye... Balerin arkadaşlarım da kilo almıyorum diye nefret ederdi benden...

'HİÇBİR ZAMAN'ÇAĞLA ŞİKEL KİLO ALDI'YAZAMAYACAKLAR'

*Size 'O kadar zayıf ki kaburgaları sayılıyor'diyenlere ne cevap vermek istersiniz?

Onlara çok kızıyorum. Milletin yağıyla, selülitiyle dalga geçiyorlar. Benim hiçbir şeyim yok, kaburgamla haber oluyorum. Saçma geliyor yani. Bana bakma, etme. Bunun haber olması canımı sıkıyor. Benim zaten kaburgalarım dışarıdadır, hiçbir zaman da kilo almayacağım, hiçbir zaman onların 'Çağla kilo aldı' diyecekleri vaziyette olmayacağım. Kaburgalarımla ilgilenmezlerse sevinirim.

'EMRE'Yİ KISKANIYORUM'

* 'Bir gün Emre'yi kaybedebilirim' korkusu yaşıyor musunuz?

Tabii ki yaşıyorum. Şu anda mutluyuz. Mutlu olduğumuz müddetçe beraber olacağız. Allah ayırmasın, tabii ki Emre'yle yaşlanmak istiyorum. Belki bundan 20 sene sonra boşanma- mızı gerektirecek şeyler olabilir. Ama eminim ki o durumda da ilişkimiz için elimizden ne gelirse onu yapacağız. Daha önce de yaptık çünkü.

*Eşinizi kıskanıyor musunuz?
O sahneye çıktığı zaman kıskanıyorum. Çünkü benim için Emre'yken orada Emre Altuğ oluyor. Sahnede benden uzaklaştığını hissediyorum.

'ALİŞAN ÖZÜR DİLEMESEYDİ BARIŞMAZDIM'

*Alişan özür diledi barıştınız, özür dilemeseydi ne olacaktı?

Özür dilemeseydi barışmayacaktık.

*İyi ki barıştık diyor musunuz?
Kesinlikle evet. Arkadaşım olan insanlarla küslüğüm bir gün sürer. Yani ya o dayanamaz ya ben dayanamam. Genelde ben dayanamam. Ararım, sorarım. Kendi aramızda yaşadığımız bir olay olsaydı, en fazla 3 gün sürerdi. Bizim biraz medyatik bir dostluğumuz olduğu için Alişan'ın da en büyük hatası, kendisinin de kabul ettiği medyayla paylaşması oldu. Ben küs kaldığımız o 2 yıla üzülüyorum.